kronik evsizler

kronik evsizler teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kronik evsizler chronically homeless

kronik evsizler terimi için benzer kelimeler ve anlamları

evsizler shelterless
evsizler için koalisyon coalition for the homeless
evsizler için ulusal koalisyon national coalition for the homeless
evsizler merkezi homeless center
evsizler için for the homeless
evsizler için yardım charity for the homeless
evsizler için barınak shelter for homeless
evsizler merkezi homeless centre
evsizler için acil barınma emergency shelter for homeless
ölü evsizler dead homeless
evsizler terimi the term homeless
evsizler sorunu the problem of homeless
mülteciler ve evsizler refugees and homeless
tüm dünyada evsizler homeless all over the world
evsizler için destek support for homeless
evsizler için konut housing for homeless
evsizler için kaynak merkezi resource center for the homeless
evsizler, darülaceze programları homeless, hospice programs
evsizler için konaklama accommodation for homeless
fakirler ve evsizler paupers and homeless
evsizler homeless issues
aktif kronik hepatit active chronic hepatitis
kronik yazarı annalist
kronik chronic
kronik emici artrit chronic absorptive arthritis
kronik acholuric sarılık chronic acholuric jaundice
kronik aktif karaciğer hastalığı chronic active liver disease
kronik adrenokortikal yetmezlik chronic adrenocortical insufficiency
kronik alkolizm chronic alcoholism
kronik atrofik tiroidit chronic atrophic thyroiditis
kronik bronşit chronic bronchitis
kronik desquamative gingivitis chronic desquamative gingivitis
kronik hastalık chronic disease
kronik ailesel sarılık chronic familial jaundice
kronik yorgunluk sendromu chronic fatigue syndrome
kronik glokom chronic glaucoma
kronik granülomatöz hastalık chronic granulomatous disease
kronik idiyopatik sarılık chronic idiopathic jaundice
kronik iltihap chronic inflammation
kronik interstisyel salpenjit chronic interstitial salpingitis
kronik sıtma chronic malaria
kronik dağ hastalığı chronic mountain sickness
kronik obstrüktif akciğer hastalığı chronic obstructive pulmonary disease
kronik şok chronic shock
kronik uyku hastalığı chronic sleeping sickness
kronik travmatik ensefalopati chronic traumatic encephalopathy
kronik trypanosomiasis chronic trypanosomiasis
kronik ülser chronic ulcer
kronik chronical
kronik chronically