zorluklarla uğraşmak

zorluklarla uğraşmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
zorluklarla uğraşmak deal with difficulties

zorluklarla uğraşmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları

zorluklarla uğraşmak beset with difficulties
zorluklarla uğraşmak beset with challenges
zorluklarla uğraşmak challenges involved making
karşımıza çıkan zorluklarla uğraşmak deal with the challenges facing us
toplu zorluklarla uğraşmak to deal with collective challenges
zorluklarla karşı karşıya face challenges
zorluklarla yüzleşiyorlar face difficulties
zorluklarla karşılaşmak encounter difficulties
zorluklarla mücadele tackle challenges
yeni zorluklarla karşı karşıya face new challenges
zorluklarla karşılaşmak run into difficulties
zorluklarla karşılaşmak experience difficulties
bu zorluklarla tanış meet these challenges
teknik zorluklarla karşılaşmak experiencing technical difficulties
zorluklarla başa çıkmak deal with challenges
zorluklarla karşı karşıya faces challenges
zorluklarla başa çıkmak cope with challenges
zorluklarla karşılaşmak encounter challenges
zorluklarla karşı karşıya facing difficulties
yeni zorluklarla tanış meet new challenges
zorluklarla karşılaşmak have difficulties with
zorluklarla yüzleşmek confront challenges
zorluklarla başa çıkmak dealing with challenges
zorluklarla dolu full of challenges
zorluklarla karşılaşmak get into difficulties
bu zorluklarla tanış meet those challenges
zorluklarla karşılaştım ran into difficulties
zorluklarla karşılaşmak meeting a challenge
yeni zorluklarla karşı karşıya facing new challenges
zorluklarla karşı karşıya facing hardship
zorluklarla dolu fraught with difficulty
zorluklarla dolu fraught with difficulties
zorluklarla karşılaşmak meet difficulties
zorluklarla karşılaşmak encounter difficulty
yeni zorluklarla karşılaşmak meeting new challenges
eğer zorluklarla karşılaşırsanız if you experience difficulties
toplumsal zorluklarla mücadele tackling societal challenges
büyük zorluklarla karşı karşıya face enormous challenges
zorluklarla başa çıkmak deal with a challenge
zorluklarla karşılaşmak face difficulty
küresel zorluklarla mücadele tackle global challenges
zorluklarla başa çıkmak handling difficulties
zorluklarla yüzleşmek confronting the challenges
küresel zorluklarla tanışmak meet global challenges
büyük zorluklarla karşı karşıya face major challenges
bir takım zorluklarla karşı karşıya faced a number of challenges
zorluklarla dolu is rife with challenges
önemli zorluklarla karşı karşıya faces significant challenges
zorluklarla dolu is fraught with difficulty
zorluklarla başa çıkmak coping with challenges