girişimlerde bulunmak

girişimlerde bulunmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
girişimlerde bulunmak deliver initiatives

girişimlerde bulunmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları

girişimlerde bulunmak carry out initiatives
girişimlerde bulunmak undertaking initiatives
girişimlerde bulunmak run initiatives
makul girişimlerde bulunmak make reasonable attempts
girişimlerde bulunmak engaged in initiatives
bu tür girişimlerde bulunmak undertaking of this nature
girişimlerde bulunmak execute initiatives
ulaşmak için makul girişimlerde bulunmak making reasonable attempts to reach
girişimlerde bulunmak deliver on the initiatives
somut girişimlerde bulunmak taking concrete initiatives
belli girişimlerde bulunmak enter into certain undertakings
teşvik etmek için girişimlerde bulunmak undertake initiatives to promote
bazı girişimlerde bulunuldu some attempts have been made
makul girişimlerde bulunmalı shall make reasonable attempts
girişimlerde bulundum have made attempts
girişimlerde somutlaştırılmış embodied in initiatives
girişimlerde ortaya çıkan arising in attempts
çeşitli girişimlerde bulunuldu various attempts have been made
tekrarlanan girişimlerde bulundu has made repeated attempts
evlat edinmek için girişimlerde bulunuldu attempts were made to adopt
tüm girişimlerde in all undertakings
girişimlerde bulunuldu undertook initiatives
çok çeşitli girişimlerde bulunuldu wide range of initiatives undertaken
buluşma için girişimlerde bulundum i initiatives taken to meet
etrafta bulunmak been around
katkıda bulunmak contribute
önyargıda bulunmak forejudge
kehanette bulunmak foretell
varsayımda bulunmak hypothesize
talepte bulunmak make demands on
fazlasıyla bulunmak superabound
kehanette bulunmak vaticinate
iyi dilekte bulunmak wishing well
bir işe başvuruda bulunmak apply for a job
iddiada bulunmak settle a claim
varsayımlarda bulunmak make assumptions
iddiada bulunmak assert a claim
bildirimde bulunmak serve notice
bulunmak to be found
katkıda bulunmak contribute with
tavsiyelerde bulunmak make recommendations
suçlamada bulunmak lead the charge
ricada bulunmak enter a plea
temsilde bulunmak make representations
bir iddiada bulunmak pursue a claim
iddiada bulunmak make claims
ricada bulunmak plead with
başvuruda bulunmak file an application
ihbarda bulunmak serve a notice
bildirimde bulunmak provide notice