ciddiye almama

ciddiye almama teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
ciddiye almama extenuation

ciddiye almama terimi için benzer kelimeler ve anlamları

üye devlet tarafından tezahür ettirme ve ciddiye almama manifest and grave disregard by the member state
almama izin ver let me take
dikkate almama lack of consideration
ödünç almama izin ver let me borrow
seni almama izin ver let me take you
hiçbir şey almama günü buy nothing day
ödünç almama izin ver letting me borrow
satın almama failure to purchase
izin almama izin ver let me take time off
alıp almama whether to take
almama durumunda in case of not receiving
tedarik ve satın almama procurement and non-procurement
zevk almama rağmen although i enjoy
almama izin ver letting me take
fikrini almama izin verirsen minnettar olmalıyım i should be grateful if you would let me have your opinion o
almama yardım edecek will help me get
seni geri almama izin ver let me take you back
satın almama yardım etti helped me buying
bu zevk almama izin veriyor that lets me enjoy
nefes almama yardım et help me breathe
karar verip almama kararı decision taken on whether or not
ciddiye almamak extenuate
işi ciddiye almak mean business
ciddiye almamak palter
ciddiye almak take seriously
ciddiye almak take it seriously
ciddiye alınmış taken seriously
ciddiye alır takes seriously
kendini ciddiye al take yourself seriously
ciddiye almak get serious about
çok ciddiye almak take very seriously
ciddiye almak taking seriously
ciddiye alınmak to be taken seriously
ciddiye almak take something seriously
beni ciddiye al take me seriously
çok ciddiye alındı taken very seriously
ciddiye alıyoruz we take seriously
onları ciddiye al take them seriously
çok ciddiye alır takes very seriously
ciddiye alınır is taken seriously
kendini çok ciddiye al take yourself too seriously
ciddiye geçmiş seriously past due
ciddiye alır takes it seriously
ciddiye alınacak will be taken seriously
çok ciddiye almak take too seriously
çok ciddiye al take it very seriously
ciddiye alınmalı must be taken seriously
kendini fazla ciddiye alma don't take yourself too seriously
ciddiye almak seriously considering
gizliliğinizi ciddiye alır takes your privacy seriously