söylemeye değer

söylemeye değer teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
söylemeye değer it is worth saying

söylemeye değer terimi için benzer kelimeler ve anlamları
söylemeye değer worth saying
söylemeye değer it's worth mentioning
söylemeye değer it is worthy of mention
söylemeye değer amount to saying
ayrıca bunu söylemeye değer it is also worth mentioning that
bunu söylemeye değer it is worth saying that
ayrıca söylemeye değer it is also worth to mention
söylemeye değer it is worthy to say
ayrıca bunu söylemeye değer also worth mentioning that
söylemeye değer it is worthwhile to say
söylemeye değer bir şey something worth telling
söylemeye değer it's worth a mention
söylemeye değer it's worth saying
söylemeye değer amounts to saying
belki söylemeye değer perhaps worth mentioning
aralarında söylemeye değer among them worth mentioning
ayrıca söylemeye değer is also worth mentioning
ayrıca söylemeye değer also worth to mention
sonunda, bunu söylemeye değer finally, it is worth mentioning that
söylemeye değer olan which amounts to saying
ayrıca söylemeye değer also worthy of mention
bununla birlikte söylemeye değer it is worth saying, however
söylemeye cesaret dare say
söylemeye cesaret i dare say
söylemeye gerek yok needless to say
söylemeye devam etti went on to say
söylemeye devam ediyor goes on to say
söylemeye cesaret dare i say
bunu söylemeye gerek yok needless to say that
söylemeye gerek yok that goes without saying
söylemeye devam ediyor he goes on to say
söylemeye devam etti he went on to say
söylemeye gerek yok no need to say
söylemeye devam et keep saying
söylemeye gerek yok it is needless to say
söylemeye kadar gitmek go as far as to say
soylemeye devam etti kept saying
söylemeye düşkün fond of saying
söylemeye meyilli tend to say
söylemeye devam ediyor keeps telling
söylemeye istekli tempted to say
şarkı söylemeye devam et keep singing
söylemeye devam ediyor it goes on to say
bunu söylemeye cüret ediyorum i dare say that
söylemeye çalışmak trying to say
bunu söylemeye devam ediyor goes on to say that
söylemeye cüret ediyoruz we dare say
söylemeye mecburum i am bound to say
söylemeye cesaret edeceğim i would dare say
ve söylemeye gerek yok and needless to say