sık görülen

sık görülen teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
sık görülen frequent occurrence

sık görülen terimi için benzer kelimeler ve anlamları
ve sık sık görülen and often seen
ile sık sık görülen often seen with
gerekli görülen yerlerde ve gerekli görülen yerlerde at such times and places as deemed necessary
sık sık çok sık often so often
sık görülen hastalık common illness
sık görülen commonly occurring
sık görülen frequently seen
en sık görülen most commonly seen
en sık görülen most commonly occurs
sık görülen noktalar frequent points
sık görülen hastalık common sickness
sık görülen bir durum a frequent occurrence
en sık görülen kanserler most commonly diagnosed cancers
en sık görülen most commonly occurring
en sık görülen most often seen
sık görülen hastalıklar frequent diseases
sık görülen yeme bozuklukları are common eating disorders
sık görülen acı common suffering
hastalığın sık görülen formları common forms of the disease
daha sık görülen more commonly seen
daha sık görülen olay the more frequent occurrence
sık görülen tuzaklar frequent pitfalls
en sık görülen tip the most frequent type
en sık görülen rahatsızlıklar most common afflictions
ciltte sık görülen enfeksiyonlar frequent infections of the skin
en sık görülen tümör tipi the most common type of tumor
, orta yaşta en sık görülen , most common in middle age
daha az sık görülen hastalıklar less frequently occurring diseases
sık görülen hastalık frequently-occurring disease
üçüncü en sık görülen kanser third most common cancer
giderek sık görülen olay increasingly frequent occurrence
sık görülen diş acilleri common dental emergencies
en sık görülen klinik sunum the most frequent clinical presentation
en sık görülen selim tümör the most common benign tumor
gluten intoleransı en sık görülen durumlardan biridir gluten intolerance is one of the most common conditions
en sık görülen kusurlar the most frequent defects
en sık görülen hastalıklar most frequent diseases
sık görülen frequently spotted
sık görülen olaylardır are common occurrence
sık sık seyretmek binge-watch
sık sık every so often
sık sık frequently
ünlülerden sık sık bahsetme name-dropping
sık sık oft
sık sık often
sık sık içmek tipple
sık sık so often
sık sık often referred to as
ben sık sık i often
sık sık olacak will often