artması bekleniyor

artması bekleniyor teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
artması bekleniyor is expected to increase

artması bekleniyor terimi için benzer kelimeler ve anlamları
artması bekleniyor is likely to increase
artması bekleniyor expected to increase
artması bekleniyor are expected to increase
artması bekleniyor is forecast to increase
artması bekleniyor is predicted to increase
biraz artması bekleniyor expected to increase slightly
talebin artması bekleniyor demand expected to grow
artması bekleniyor is expected to exacerbate
satışların artması bekleniyor sales are expected to grow
istikrarlı bir şekilde artması bekleniyor is expected to increase steadily
sıcaklıkların artması bekleniyor temperatures are expected to rise
daha da artması bekleniyor is expected to increase further
bu artması bekleniyor this is expected to increase
2030 yılına kadar artması bekleniyor expected to increase by 2030
deneyimin artması expertize
sermayenin artması raising capital
işsizliğin artması rising unemployment
işsizliğin artması soaring unemployment
şiddetin artması escalation of violence
artması muhtemel are likely to increase
beklentilerin artması heightened expectations
artması muhtemel likely to increase
olasılığın artması increasing likelihood
talebin artması spike in demand
işbirliğinin artması increased collaboration
anlaşmazlığın artması escalation of conflict
işsizliğin artması increased unemployment
satışların artması boosted sales
belirginliğin artması increasing salience
eşitsizliğin artması widening inequality
işsizliğin artması growing unemployment
nefes darlığının artması increasing shortness of breath
kamu bilincinin artması increased public awareness
popülaritesinin artması increasing in popularity
eşitsizliklerin artması widening inequalities
giderlerin artması increasing expenses
eşitsizliklerin artması widening disparities
düşmanlıkların artması escalation of hostilities
popülaritesinin artması rising in popularity
gerginliğin artması escalation of tensions
katılımın artması increasing engagement
satışların artması increase of sales
bilginin artması increase of knowledge
işsizliğin artması rise of unemployment
belirsizliğin artması increasing uncertainty
artması muhtemel are likely to raise
olayların artması escalation of incidents
açlığın artması increased hunger
şiddetin artması upsurge of violence
artması gerekiyor need to increase