kan kirliliği

kan kirliliği teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kan kirliliği blood contamination

kan kirliliği terimi için benzer kelimeler ve anlamları
kan nakli, kan transfusion, blood
kan ve kan blood and gore
kan-kan teması blood to blood contact
kan ve kan ürünleri blood and blood products
kan damarlarındaki kan pıhtıları blood clots in the blood vessels
kan veya kan ürünleri blood or blood products
kan ve kan bileşenleri blood and blood components
kan damarlarının kan pıhtısı ile bloke edilmesi blocking of blood vessels by blood clots
hayvansal kaynaklı kan ve kan ürünleri blood and blood products of animal origin
kan grubu ve kan type and cross blood
beyaz kan sayımı kırmızı kan white blood count red blood
kan ve kan ürünleri sağlanacak blood and blood products will be provided
bu oksijen bakımından zengin kan, yeni kan damarlarının oluşmasına yardım eder. this oxygen-rich blood helps form new blood vessels, which h
kan ve kan oluşturan organlar blood and blood forming organs
hava kirliliği air pollution
marka kirliliği brand contamination
ışık kirliliği light pollution
gürültü kirliliği noise pollution
su kirliliği water pollution
çevre kirliliği environmental pollution
petrol kirliliği oil pollution
kapalı mekan hava kirliliği indoor air pollution
parçacık kirliliği particulate contamination
toprak kirliliği soil pollution
karbon kirliliği carbon pollution
petrol kirliliği kanunu oil pollution act
deniz kirliliği marine pollution
su kirliliği water contamination
iç mekan kirliliği indoor pollution
yağ kirliliği oil contamination
kara kirliliği land pollution
dış hava kirliliği outdoor air pollution
çevre kirliliği environmental contamination
gıda kirliliği food contamination
deniz kirliliği marine fouling
toz kirliliği dust pollution
trafik kirliliği traffic pollution
yeraltı suyu kirliliği groundwater contamination
nokta kaynaklı olmayan kaynak kirliliği non-point source pollution
çevre kirliliği environment pollution
küresel ısınma kirliliği global warming pollution
hava kirliliği air contamination
besin kirliliği nutrient pollution
görüntü kirliliği visual pollution
ses kirliliği sound pollution
yüzey kirliliği surface contamination
gemi yağı kirliliği acil durum planı shipboard oil pollution emergency plan
hava kirliliği kontrolü air pollution control
parçacık kirliliği particulate pollution
parçacık kirliliği particle contamination