tahakkuk ettikleri gibi giderler

tahakkuk ettikleri gibi giderler teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
tahakkuk ettikleri gibi giderler are expensed as incurred

tahakkuk ettikleri gibi giderler terimi için benzer kelimeler ve anlamları
tahakkuk ettikleri gibi as they accrue
t masraflar tahakkuk ettikleri gibi gelirlerden tahsil edilir t costs are charged to income as incurred
tahakkuk ettikleri in which they accrue
tahakkuk ettikleri maliyetler costs they incurred in
tahakkuk ettikleri zaman when they accrue
kime tahakkuk ettikleri to whom they accrue
tahakkuk ettikleri maliyetleri karşılamak bear the costs which they have incurred
tahakkuk ettikleri in which they are accrued,
giderler ve genel giderler expenses and overheads
tahakkuk eden giderler accrued expenses
tahakkuk eden giderler accrued expenses payable
tahakkuk etmiş giderler ve ertelenmiş gelirler accrued expenses and deferred income
ödenecek hesaplar ve tahakkuk etmiş giderler accounts payable and accrued expenses
tahakkuk eden giderler accrue expenses
tahakkuk eden diğer giderler other accrued expenses
tahakkuk eden giderler ve diğer yükümlülükler accrued expenses and other liabilities
ödenecek ve tahakkuk etmiş giderler payable and accrued expenses
tahakkuk etmiş veya ödenecek giderler accrued or payable expenses
uzun vadeli tahakkuk etmiş giderler long-term accrued expenses
tahakkuk eden gelir ve peşin ödenmiş giderler accrued income and prepaid expenses
ve tahakkuk eden giderler and accrued expenses
ödenecek hesap ve tahakkuk eden giderler account payable and accrued expenses
ödenecek diğer masraflar ve tahakkuk etmiş giderler other accounts payable and accrued expenses
tahakkuk eden giderler payable accrued expenses
iddia ettikleri gibi as they claim
hizmet ettikleri gibi as they serve
müzakere ettikleri gibi as they negotiate
seyahat ettikleri gibi as they travelled
not ettikleri gibi as they note
tercih ettikleri gibi of their preference
hak ettikleri gibi as they deserve
takip ettikleri gibi as they follow
teslim ettikleri gibi as they deliver
tavsiye ettikleri gibi as they advise
arzu ettikleri gibi as they deem desirable
yardım ettikleri gibi as they help
temsil ettikleri gibi as they represent
, kabul ettikleri gibi, , as they acknowledge,
elde ettikleri gibi as they attain
eşlik ettikleri gibi as they accompany
iddia ettikleri gibi as they have claimed
formüle ettikleri gibi as they formulate
takla ettikleri gibi as they tumble
kabul ettikleri gibi as they agree
tahakkuk eden tahakkuk accruing due
tahakkuk eden tahakkuk goodwill accrued
tahakkuk etmiş tahakkuk modified accrual
tahakkuk eden tahakkuk accruing from the date
tahakkuk eden tahakkuk poor accrual
düşük gelir tahakkuk eden faiz geliri tahakkuk etmeye devam ediyor interest income continues to be accrued on the reduced carry