zarar görmüş, kaybolmuş veya çalınmış

zarar görmüş, kaybolmuş veya çalınmış teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
zarar görmüş, kaybolmuş veya çalınmış are damaged, lost or stolen

zarar görmüş, kaybolmuş veya çalınmış terimi için benzer kelimeler ve anlamları

kaybolmuş, çalınmış veya hasar görmüş lost, stolen, or damaged
kartınız hasar görmüş, kaybolmuş veya çalınmış your card is damaged, lost or stolen
kaybolmuş veya çalınmış lost or stolen
kaybolmuş veya çalınmış is lost or stolen
kaybolmuş, çalınmış, tahrip olmuş veya okunaksız is lost, stolen, destroyed, or illegible,
kaybolmuş, çalınmış veya tehlikeye atılmış lost, stolen or compromised
çalınmış veya hasar görmüş stolen or damaged
hasar görmüş veya çalınmış is damaged or stolen
zarar görmüş veya hasar görmüş harmed or damaged
çalınmış veya tehlikeye atılmış stolen or compromised
etkilenmiş veya zarar görmüş affected or harmed
alkol veya uyuşturucudan zarar görmüş impaired by alcohol or drugs
kullanılmış veya zarar görmüş piller spent or damaged batteries
kaybolmuş veya atılmış lost or discarded
çalınmış nesil stolen generation
çalınmış eşyalar stolen goods
çalınmış is stolen
çalınmış öpücük stolen kiss
çalınmış para stolen money
çalınmış seçimler stolen elections
çalınmış olabilir could be stolen
çalınmış are stolen
çalınmış olabilir might have stolen
çalınmış stolen over
-den çalınmış waged from
internette çalınmış stolen on the internet
çalınmış olabilir may been stolen
çalınmış olabilir may be stolen
çalınmış stolen upon
çalınmış sular stolen waters
ağır çalınmış ses heavy studied voice
hasar görmüş veya aşınmış kabloyu hemen onarın veya değiştirin repair or replace damaged or worn cord immediately
zarar görmüş şekilde in harm's way
zarar görmüş saç damaged hair
zarar görmüş are damaged
herhangi bir şekilde zarar görmüş damaged in any way
zarar görmüş have been damaged
zarar görmüş suffered damage
duygusal olarak zarar görmüş emotionally damaged
zarar görmüş are harmed
zarar görmüş had damaged
dosya zarar görmüş file is damaged
oksidasyondan zarar görmüş damaged by oxidation
belli ki zarar görmüş obviously damaged
kullanım dışında zarar görmüş damaged beyond use
zarar görmüş değişiklikler suffered changes
zarar görmüş yatırımcı güvenleri damaged investor confidence
kolayca zarar görmüş parçalar easily damaged parts
maddi zarar görmüş suffered financially
zarar görmüş is harmed