mümkün olan azami ölçüde

mümkün olan azami ölçüde teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
mümkün olan azami ölçüde maximum extent feasible

mümkün olan azami ölçüde terimi için benzer kelimeler ve anlamları

mümkün olan azami ceza maximum possible penalty
mümkün olan azami maximum feasible
mümkün olan azami ceza maximum penalty possible
azami azami lower maximum
mümkün olan en geniş ölçüde greatest possible extent
mümkün olan en geniş ölçüde to the fullest extent available
mümkün olan en geniş ölçüde to the broadest extent possible
yasal olarak mümkün olan en geniş ölçüde fullest extent legally possible
mümkün olan en geniş ölçüde widest possible extent
o önemli kötü etkiler olmadan mümkün olan ölçüde o the extent feasible without significant ill-effects
mümkün olan en yüksek ölçüde sağlamak ensure to the fullest extent possible
mümkün olan ölçüde extent feasible for
1. mümkün olan en geniş ölçüde 1. to the fullest extent possible
azami ölçüde to the maximum extent
yasaların izin verdiği azami ölçüde to the maximum extent permitted by law
geçerli yasaların izin verdiği azami ölçüde to the maximum extent permitted by applicable law
izin verilen azami ölçüde maximum extent permissible
azami ölçüde pratik maximum extent practical
azami ölçüde to a maximum extent
azami ölçüde uygulanan enforced to the maximum extent
izin verilen azami ölçüde uygulanacaktır shall be enforced to the maximum extent permissible
azami ölçüde uygulamak apply to the maximum extent
azami ölçüde to the maximum extent available
yürürlükteki yasaların izin verdiği azami ölçüde, to the maximum extent permitted by applicable law, all such
ve yasaların izin verdiği azami ölçüde and to the maximum extent permitted by law
izin verilen azami ölçüde uygulanacaktır will be enforced to the maximum extent permissible
azami ölçüde tutarlı to the maximum extent consistent
yasaların izin verdiği azami ölçüde, general to the maximum extent permitted by law,
yasaların izin verdiği azami ölçüde sınırlı olacaktır. shall be limited to the maximum extent permitted by law.
kanunla izin verilen azami ölçüde to the maximum extent permitted by law, except
ve uygulanabilir yasaların izin verdiği azami ölçüde and to the maximum extent permitted by applicable law
16. yasaların izin verdiği azami ölçüde 16. to the maximum extent permitted by law
azami ölçüde eğitmek educate to the maximum extent
hüküm izin verilen azami ölçüde uygulanacaktır provision will be enforced to the maximum extent permissible
azami ölçüde uygulanır shall be enforced to the maximum extent
kanunen azami ölçüde to the maximum extent by law
azami ölçüde sağlar provides the utmost in
azami ölçüde uygulanabilir enforceable to the maximum extent
azami ölçüde işbirliği yapmak cooperate to the maximum extent
yürürlükteki yasaların izin verdiği azami ölçüde to the maximum extent permitted by applicable law, all
ilgili yasaların izin verdiği azami ölçüde to the maximum extent permitted by relevant laws
azami serbest asit oranına sahip olan sızma zeytinyağı virgin olive oil having a maximum free acidity, in terms of
mümkün olduğunca çok insanı mümkün kılmak enable as many people as possible
mümkün olması mümkün it is possible that there was
mümkün olduğu kadar mümkün as much as reasonably possible
mümkün olsaydı mümkün olmazdı if wouldn't be possible
mümkün olması da mümkün it is also possible to have
mümkün olduğu ölçüde to the extent possible
mümkün olduğu ölçüde to the extent feasible
mümkün olduğu ölçüde to the extent available