Goca
Sözlük
aynı anda tüm veriler
aynı anda tüm veriler
teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı
Türkçe
İngilizce
aynı anda tüm veriler
all the data at once
aynı anda tüm veriler terimi için benzer kelimeler ve anlamları
veriler temelinde ayrıştırılmış veriler
data disaggregated on the basis of
aynı anda aynı ve farklı
same and different at the same time
tüm ham veriler
all raw data
tüm bu veriler
all this data
tüm ilgili veriler
all relevant data
tüm veriler
all data are
mevcut tüm veriler
all available data
toplanan tüm veriler
all data collected
tüm veriler gerekli
all data required
garanti olmadan tüm veriler
all data without guarantee
toplanan tüm veriler
all data gathered
ile ilgili tüm veriler
all relevant data related to
tüm bu veriler
all such data
tüm veriler güvende
all data is secured
tüm değişkenler için eksiksiz veriler
complete data for all variables
neredeyse tüm veriler
virtually all data
tüm teknik veriler
all technical data
tüm veriler ayrıştırılmış
all data disaggregated
sağlanan tüm veriler
all data provided
varsayılan olarak tüm veriler
by default all data
toplanan tüm veriler
all collected data
tarafından tutulan tüm veriler
all data held by
gösterilen tüm veriler
all data shown
tüm kişisel veriler
all the personal data
tüm veriler mevcut değil
not all data are available
tüm veriler
all its data
burada verilen tüm beyanlar, bilgiler ve veriler
all statements, information, and data given herein
tüm uygulanabilir veriler
all applicable data
çevrimiçi olarak açıkladığınız tüm veriler.
any data you disclose on-line.
iki telden aynı anda ses çıkarmak
double-stop
radyo ve televizyondan aynı anda yayınlanan yayın
simulcast
aynı anda her yerde bulunma
ubiquity
aynı anda koşmak
run concurrently
aynı anda
at one and the same time
aynı anda
simultaneously with
aynı anda
whilst at the same time
aynı anda günlerce
for days at a time
aynı anda
while simultaneously
aynı anda çalışır
runs concurrently
aynı anda
at the same moment
hepsi aynı anda
all at the same time
aynı anda servis yapmak
serve at once
aynı anda izlemek
track at once
hepsi aynı anda
all the same time
aynı anda çalışan
running concurrently
her ikisi de aynı anda
both at once
aynı anda çalışacak
will run concurrently
aynı anda mevcut
present at the same time
aynı anda olsun olmasın
whether concurrently or not
aynı anda görev yaptı
served concurrently