| barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne |
to freedom of peaceful assembly and of association |
barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| örgütlenme özgürlüğü ve barışçıl toplanma |
freedom of association and peaceful assembly |
| barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğü |
freedom of peaceful assembly and association |
| örgütlenme özgürlüğü ve barışçıl toplanma hakkı |
right to freedom of association and peaceful assembly |
| toplanma ve örgütlenme özgürlüğü |
freedom of assembly and association |
| örgütlenme ve toplanma özgürlüğü |
freedom of association and assembly |
| barışçıl toplanma |
peaceful assembly |
| barışçıl toplanma özgürlüğü |
freedom of peaceful assembly |
| barışçıl toplanma hakkı |
right to peaceful assembly |
| barışçıl toplanma ve birlik |
peaceful assembly and association |
| barışçıl toplanma |
peacefully assemble |
| barışçıl toplanma özgürlüğü hakkı |
right to freedom of peaceful assembly |
| barışçıl toplanma hakkı |
right of peaceful assembly |
| barışçıl bir şekilde toplanma hakkı |
the right to assemble peaceably |
| herkesin barışçıl toplanma özgürlüğü ve |
everyone has the right to freedom of peaceful assembly and a |
| herkesin barışçıl toplanma özgürlüğü ve |
everyone has the right to freedom of peaceful assembly and o |
| toplanma ve barışçıl protesto hakkı |
right to assembly and peaceful protest |
| veya insanların barışçıl bir şekilde toplanma hakkı |
or the right of the people peaceably to assemble |
| ifade, barışçıl toplanma ve dernek hakları |
rights of expression, peaceful assembly and association |
| özgürlüğüne kavuşacak |
shall be at liberty |
| özgürlüğüne sahip olmak |
have the freedom to |
| özgürlüğüne kavuştum |
i've taken the liberty of |
| herkesin kişi özgürlüğüne ve güvenliğine hakkı vardır. |
everyone has the right to liberty and security of person |
| basın özgürlüğüne olan bağlılığını yineledi |
reiterates its commitment to press freedom |
| herkesin düşünce ve anlatım özgürlüğüne hakkı vardır; |
everyone has the right to freedom of opinion and expression; |
| özgürlüğüne kavuşur |
gets his freedom |
| özgürlüğüne |
on his liberty |
| taşıma özgürlüğüne sahip olacak |
shall be at liberty to carry |
| özgürlüğüne bağlı |
depend freedom of |
| örgütlenme özgürlüğü |
freedom of association |
| örgütlenme ilkesi |
organizing principle |
| örgütlenme ilkesi |
organising principle |
| örgütlenme özgürlüğü ve toplu pazarlık |
freedom of association and collective bargaining |
| örgütlenme özgürlüğü komitesi |
committee on freedom of association |
| örgütlenme özgürlüğü |
right to freedom of association |
| örgütlenme özgürlüğü ve korunma hakkı |
freedom of association and protection of the right to |
| siyasal örgütlenme |
political organizing |
| ilo örgütlenme özgürlüğü komitesi |
ilo committee on freedom of association |
| ulusüstü örgütlenme |
supranational organisation |
| toplumsal örgütlenme |
societal organization |
| örgütlenme aracı olarak |
as a means to organise |
| örgütlenme özgürlüğü ve toplu iş sözleşmesi hakkı |
freedom of association and right to collective bargaining |
| örgütlenme otoritesi |
organising authority |
| örgütlenme modeli |
organizing model |
| örgütlenme çabası |
effort in organising |
| merkezi örgütlenme ilkesi |
central organizing principle |
| örgütlenme özgürlüğü komitesi |
freedom of association committee |
| örgütlenme hakları |
rights to organize |
| sendika örgütlenme düzeyi |
level of trade union organisation |
| ekonomik örgütlenme |
organization for economic |
| örgütlenme çabaları |
efforts to organize |