bir yolunu bulmuş olmak

bir yolunu bulmuş olmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir yolunu bulmuş olmak having found a way

bir yolunu bulmuş olmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş) birds of a feather (flock together)
tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş birds of a feather flock together
bulmuş olabilir may have found
iş bulmuş have paid employment
bulmuş olabilir might have found
bilim adamları bulmuş scientists have found
bulmuş olmalı must have found
sekreter bunu bulmuş the secretary having found that
bulmuş olacak will have found
bulmuş olacağım i will have found
insanlar bulmuş people have found
başsavcı bulmuş the attorney general having found that
ön vücut bulmuş pre-incarnate
bulmuş gibisin seem to have found
bazıları bunu bulmuş some have found that
bulmuş having had found
bulmuş olacaksın you will have found
bir yolunu bul figure it out
bir yolunu bul find one's way
bir yolunu bul work out a way
bir yolunu bulmak figure out a way
bir yolunu bulacağım i will find a way
bir yolunu bulur will find a way
gülümsemenin bir yolunu bul find a way to smile
bir yolunu kendin yap make one's own way
her zaman bir yolunu bulur will always find a way
dışında bir yolunu bul find its way outside
bir sonraki eylemin yolunu belirlemek determine the next course of action
olsa bir yolunu buldum found a way though
bir yolunu buldu has found a way
bir yolunu buldum i've found a way to
birinin yolunu geçmek cross someone's path
birinin yolunu hissetmek feel one's way
birinin yolunu bul find one's way
kendi yolunu bul have one's own way
yolunu kesmek intercept
birinin yolunu bilmesi know one's way around
bahçe yolunu açmak lead up the garden path
yolunu açmak pave the way
birinin yolunu görmek see one's way to
yolunu bul find your way
onların yolunu yaptı made their way
kendi yolunu bul get her own way
yolunu tut make its way
yolunu bul find its way
yolunu açtı paved the way for
yolunu kaybet lose your way
yolunu açmak paving the way for
yolunu yaptı made its way
yolunu buldu found its way