dışarısı aynı

dışarısı aynı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
dışarısı aynı the same outside

dışarısı aynı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
dışarısı around the outside
dışarısı karanlık dark outside
dışarısı soğuk it's cold outside
evimin dışarısı outside my house
dışarısı sıcak it is hot outside
dışarısı sıcak it's warm outside
dışarısı soğuk it is cold outside
dışarısı karanlık it's dark outside
dışarısı sıcak hot outside
dışarısı sıcak it is warm outside
dışarısı karanlık it is dark outside
dışarısı donuyor it is freezing outside
dışarısı soğuk cold outside
dışarısı çok soğuk it's very cold outside
dışarısı güneşli sunny outside
dışarısı soğuktu it was cold outside
dışarısı çok soğuk very cold outside
dışarısı güneşli it is sunny outside
dışarısı güzel its nice outside
dışarısı çok sıcak it's so hot outside
dışarısı sunmak present a outside
bebek, dışarısı soğuk baby, it's cold outside
ayni ve ayni in cash and in kind
aynı ve aynı as one and the same
aynı o aynı o same o same o
ve aynı amaçlar için aynı idam olduğunu kabul etti. and acknowledged that he executed the same for the purposes
aynı, aynı ama farklı! same, same but different!
aynı ve aynı with one and the same
aynı zamanda bu aynı reçetelerden izler. it follows also from these same prescriptions that christ's
aynı yıldan yıla aynı the same from year to year
aynı anda aynı ve farklı same and different at the same time
aynı ve aynı şeyi oluşturduğu kabul edilir. be deemed to constitute one and the same.
aynı amaç için aynı işlemi yaptığını kabul etti. acknowledged that he executed the same for the purpose
ayni şekilde listelenmesi gereken ayni katkılar any contributions in kind, which must be listed separately
hepsi aynı all the same
aynı sesi tekrarlamak alliterate
aynı şeyi yapmak amount to the same thing
aynı zamanda at the same time
ayni yardım benefit in kind
aynı şekilde by the same token
aynı kalıpta döküm cast in the same mold
aynı şeye gel come to the same thing
aynı ölçekle ölçülebilen commensurable
aynı fikirde concurred
aynı kurumda çalışan kimse confrere
aynı düzlemde coplanar
aynı fikirde disagreed
iki telden aynı anda ses çıkarmak double-stop
aynı derecede equally
aynı yerde ibid