birçok insanın yaptığı gibi

birçok insanın yaptığı gibi teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
birçok insanın yaptığı gibi as a lot of people did

birçok insanın yaptığı gibi terimi için benzer kelimeler ve anlamları
birçok insanın kafasında in the minds of many
birçok insanın causes many people to
birçok insanın beklentisi expectancy of many people
birçok insanın kafasında in many people's minds
birçok insanın inanmasına öncülük ediyor leading many to believe
birçok insanın işi many people's jobs
birçok insanın hayatı the lives of many people
yaptığı gibi as he does
o da yaptığı gibi as he did so
yaptığı gibi as it makes
onun yaptığı gibi as she does
tıpkı yaptığı gibi just as she did
yaptığı gibi as by doing
bana yaptığı gibi to me as he did
sık sık yaptığı gibi as he often does
yaptığı gibi as she made
diğer insanların yaptığı gibi as other people do
yaptığı gibi like he does
sık sık yaptığı gibi as it so often does
yaptığı gibi like he did
yaptığı gibi as he performed
yolculuğunu yaptığı gibi as it makes its journey
t bir müşterinin yaptığı sesli posta gibi servisler için aylık bir ücret olabilir t may be a monthly charge for services such as voice mail that a customer did
yaptığı gibi as it has done
herkesin yaptığı gibi like everyone does
erkeklerin yaptığı gibi the same way men do
başkanın yaptığı gibi as did the president
sık sık yaptığı gibi as he so often did,
vücudun yaptığı gibi as the body adjusts to
yaptığı gibi as she has doing
diğerlerinin yaptığı gibi as other do
yorum yaptığı gibi as he reviews
onun yaptığı gibi as she makes
yaptığı gibi as he carries out
marx'ın yaptığı gibi as marx did
yaptığı gibi as in doing
tıpkı yaptığı gibi just like he did
onun yaptığı gibi by it like he did
çoğu insanın inandığı gibi as many believe
insanın yapabileceği gibi as man can
eşin zina yaptığı kimse co-respondent
yanlış yaptığı için mistook her for
yaptığı ilk made his debut
yaptığı çalışmada in his study
erkeklerin yaptığı kötülük the evil that men do
yaptığı konuşmada, kktc'nin tnrc
bütün yaptığı all he does
yaptığı her şey için for all he did
yaptığı şey what she does
onun yaptığı the way he did