izin vermeyi reddedebilir

izin vermeyi reddedebilir teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
izin vermeyi reddedebilir may refuse to allow the

izin vermeyi reddedebilir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
vermeyi reddedebilir may refuse to grant
cevap vermeyi reddedebilir can decline to answer
reddedebilir may refuse
reddedebilir may decline
reddedebilir may reject
reddedebilir might refuse
reddedebilir can decline
reddedebilir might reject
reddedebilir can refuse
reddedebilir could refuse
bir sigortacı yanlış bilgi olması halinde sigorta yardımlarını reddedebilir an insurer may deny insurance benefits if false information
ifşa etmeyi reddedebilir may refuse to disclose
başvuru sahibi teklifi reddedebilir the obligee may reject an offer
devam etmeyi reddedebilir may refuse to continue
ayrıca reddedebilir can also refuse
ödemeyi reddedebilir may refuse to pay
iade talebini reddedebilir may reject an extradition
kim reddedebilir who can refuse
banka reddedebilir the bank may refuse to
onaylayabilir veya reddedebilir can approve or reject
reddedebilir could reject
almayı reddedebilir can refuse to receive
isteğinizi reddedebilir may deny your request to
reddedebilir can be redressed
izin vermeyi kabul eder agrees to allow
izin vermeyi reddetmek refuse to allow
izin vermeyi kabul etmek agree to allow
izin vermeyi kabul ediyorum i agree to allow
izin vermeyi reddetmek refuse to let
izin vermeyi reddetti refused to allow
izin vermeyi reddetmek refusal to allow
izin vermeyi reddetti refused to let
izin vermeyi kabul etmek agree to let
izin vermeyi düşün consider allowing
izin vermeyi kabul ettin you agree to allow
ev sahibi izin vermeyi kabul eder the landlord agrees to let
izin vermeyi reddetmek refusing to allow
izin vermeyi kabul ettim agreed to allow
izin vermeyi kabul eder agrees to let
izin vermeyi reddetme refusal to permit
izin vermeyi reddetmek refusing to permit
izin vermeyi kabul etti agreed to let
izin vermeyi kabul etmek agree to permit
izin vermeyi reddediyor refuses allow
izin vermeyi kabul ediyorum i agree to let
izin vermeyi amaçlar aims to allow
izin vermeyi reddetme refusal to authorize
izin vermeyi bırak stop allowing
izin vermeyi kabul ediyorum i consent to allow
izin vermeyi kabul etmek agreeing to allow