| çıkarlara zararlıdır |
is detrimental to the interests |
çıkarlara zararlıdır terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| zararlıdır |
is detrimental to |
| cilt ile teması zararlıdır |
harmful in contact with skin |
| insan sağlığına zararlıdır |
harmful to human health |
| ozon tabakasına zararlıdır |
hazardous to ozone layer |
| o zararlıdır |
it is harmful |
| onlar zararlıdır |
they are harmful |
| zararlıdır |
it's harmful |
| solunduğunda, cilt ile temasında ve yutulduğunda sağlığa zararlıdır. |
harmful by inhalation, in contact with skin and if swallowed |
| zararlıdır |
are in detriment |
| teneffüs edilmesi ve yutulması halinde zararlıdır |
harmful by inhalation and if swallowed |
| sigara içmek zararlıdır |
smoking is harmful |
| çevreye zararlıdır |
is harmful to the environment |
| kurşun zararlıdır |
lead is harmful |
| artışlar zararlıdır |
increases are harmful |
| çevreye zararlıdır |
environmentally burdensome |
| balıklara zararlıdır. |
are harmful to fish. |
| stres zararlıdır |
stress is harmful |
| son derece zararlıdır |
is extremely damaging to |
| kendinden zararlıdır |
intrinsically harmful |
| ekonomik olarak zararlıdır |
is economically damaging |
| güneş zararlıdır |
the sun is harmful |
| zararlıdır |
is injurious to |
| alkolden daha az zararlıdır |
less harmful than alcohol |
| daha az zararlıdır |
is less harmful |
| vücut dokularına zararlıdır |
harmful to body tissues |
| kopyalama zararlıdır |
copying are harmful |
| güneşe zararlıdır |
sun's harmful |
| bu şeyler zararlıdır |
these things are harmful |
| yaban hayatı için zararlıdır. |
harmful to wildlife. |
| yutulduğunda zararlıdır |
is harmful if swallowed |
| faaliyetler zararlıdır |
activities are harmful |
| sağlığa zararlıdır |
are harmful for health |
| çevreye zararlıdır |
it is environmentally safe |
| zararlıdır |
are deleterious to |
| en iyi çıkarlara hizmet etmek |
serve the best interests |
| çıkarlara hizmet etmek |
serving the interests |
| en iyi çıkarlara göre hareket etmek |
acting in the best interests |
| çıkarlara zararlı |
detrimental to the interests |
| en iyi çıkarlara hizmet eder |
serves the best interests |
| yerel çıkarlara |
of local interest |
| çıkarlara sağlanan |
provided in the interests |
| aksi takdirde en iyi çıkarlara |
otherwise in the best interests |
| çıkarlara halel getirmeksizin |
without prejudice to the interests |
| özel çıkarlara hizmet etmek |
serve private interests |
| en iyi çıkarlara karşı |
opposed to the best interests |
| çıkarlara duyarlılık |
sensitivity to the interests |
| milli çıkarlara karşı çıkmak |
go against national interest |
| çıkarlara ilişkin hükümler |
provisions regarding interests |
| en iyi çıkarlara odaklanmış |
focused on the best interests |
| çıkarlara göre haklı |
justified by interests |