organik bir bütün

organik bir bütün teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
organik bir bütün an organic whole

organik bir bütün terimi için benzer kelimeler ve anlamları
organik ve organik olmayan büyüme organic and non-organic growth
organik bir bütün olarak as an organic whole
organik bütün organic whole
bütün ve bütün whole and entire
bütün gün bütün gece all day all night
bütün gece bütün gece all night long every night
organik bir şekilde in an organic manner
herhangi bir organik çözücü any organic solvent
çok organik bir şey something so organic
küçük bir organik molekül a small organic molecule
bir organik yiyecek dükkanı a organic food shop
organik bir bağlantı an organic link
organik bir tarım an organic farming
organik olmayan bir büyüme a non-organic growth
organik bir dünya an organic world
organik bir temel an organic basis
bir bütün olarak bir araya gelmek come together as a whole
bir bütün olarak bir topluluk a community as a whole
bir bütün olarak bir grup a group as a whole
bir bütün olarak bir dergi a magazine as a whole
bir bütün olarak bir ülkede in a country as a whole
bir bütün olarak bir resim a picture as a whole
organik maddelerin endüstriyel kullanımı chemurgy
organik gübre compost
elektro-organik kimya electro-organic chemistry
metallo-organik metallo-organic
mikro organik micro-organic
organik olmayan nonorganic
organik organic
organik asit organic acid
organik beyin sendromu organic brain syndrome
organik kimya organic chemistry
organik bileşik organic compound
organik bileşikler organic compounds
organik kontraktür organic contracture
organik hastalık organic disease
organik evrim organic evolution
organik ışık yayan diyot organic light-emitting diode
organik zihinsel bozukluk organic mental disorder
organik zihinsel sendrom organic mental syndrome
organik molekül organic molecule
organik moleküller organic molecules
organik üfürüm organic murmur
organik psikoz organic psychosis
organik dayanışma organic solidarity
organik vertigo organic vertigo
organik olarak organically
organik fosfor bileşikleri organophosphorus-compounds
kalıcı organik kirletici persistent organic pollutant
yarı organik semi-organic