hareket hissi yaratmak

hareket hissi yaratmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
hareket hissi yaratmak create a sense of motion

hareket hissi yaratmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
yer hissi yaratmak creating a sense of place
biraz hareket yaratmak to create some movement
hareket hissi sense motion
hareket hissi a feeling of movement
hareket etmek ya da hareket etmekten kaçınmak to act or refrain from acting
hareket etmek ya da hareket etmekten kaçınmak acting, or refraining to act
hareket ve hareket motion and movement
hareket etmemek veya hareket etmekten kaçınmak not act or refrain from acting
uluslararası hareket ve hareket gelişimi birleşme merger of act international and act development
yaratmak beget
yaratmak create
zaman yaratmak make time
yanlış yaratmak miscreate
yeni sözcük yaratmak neologize
yeniden yaratmak re-create
farkındalık yaratmak raising awareness
farkındalık yaratmak create awareness
bir farklılık yaratmak making a difference
farkındalık yaratmak build awareness
izlenim yaratmak give the impression
dalga yaratmak making waves
birlikte yaratmak co-create
farkındalık yaratmak drive awareness
farkındalık yaratmak rise awareness
hakkında farkındalık yaratmak raise awareness about
gelir yaratmak generate income
farkındalık yaratmak generate awareness
enkaz yaratmak wreck havoc
türev eserler yaratmak create derivative works
etki yaratmak making an impact
olumlu bir fark yaratmak make a positive difference
farkındalık yaratmak creating awareness
bir gerçeklik yaratmak make a reality
heyecan yaratmak create a stir
fark yaratmak make a world of difference
fark yaratmak making the difference
heyecan yaratmak create excitement
izlenim yaratmak create the impression
değer yaratmak create value for
önemli bir fark yaratmak make a significant difference
heyecan yaratmak build excitement
paylaşılan değer yaratmak creating shared value
yaratmak için in order to create
izlenim yaratmak form an impression
fark yaratmak make a difference for
olumlu bir fark yaratmak making a positive difference
istihdam yaratmak create employment
etki yaratmak cause an impact
biraz sıkıntı yaratmak make some trouble
talep yaratmak create demand