düzenleyici olarak kapasite

düzenleyici olarak kapasite teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
düzenleyici olarak kapasite capacity as regulator

düzenleyici olarak kapasite terimi için benzer kelimeler ve anlamları

düzenleyici veya eş düzenleyici regulatory or co-regulatory
düzenleyici veya öz düzenleyici kuruluş regulatory or self- regulatory organization
düzenleyici ve öz düzenleyici regulatory and self-regulatory
düzenleyici kapasite regulatory capacity
düzenleyici kapasite geliştirme regulatory capacity building
düzenleyici olarak in regulatory terms
düzenleyici olarak hareket etmek acting as organizer
düzenleyici bir organizma olarak çalışmak operate as a regulating organism
düzenleyici olarak as opposed to regulatory
düzenleyici bir güç olarak rol role as a regulatory power
potansiyel olarak düzenleyici potentially regulatory
başkan olarak kapasite capacity as chairman
katılımcı olarak kapasite capacity as participant
yasal temsilci olarak kapasite capacity as legal representative
teknik olarak mevcut kapasite technically available capacity
mirasçı olarak kapasite capacity as heir
danışma olarak kapasite capacity as an advisory
üye olarak kapasite capacity as member
sözleşme olarak kapasite capacity as contract
dekan olarak kapasite capacity as dean
yararlanıcı olarak kapasite capacity as beneficiaries
egemenlik olarak kapasite capacity as sovereigns
eş-düzenleyici co-editor
elektronik düzenleyici electronic organizer
azot düzenleyici nitrogen fixer
olmayan düzenleyici non-regulatory
düzenleyici regulative
düzenleyici regulatory
düzenleyici gen regulatory gene
düzenleyici risk regulatory risk
düzenleyici dizi regulatory sequence
öz-düzenleyici self-regulative
raf düzenleyici shelf-stacker
dükkân düzenleyici shopfitter
düzenleyici trimmer
düzenleyici işler regulatory affairs
düzenleyici yapı regulatory framework
düzenleyici otoriteler regulatory authorities
düzenleyici otorite regulatory authority
düzenleyici kurum regulatory body
düzenleyici kurumlar regulatory agencies
düzenleyici ortam regulatory environment
düzenleyici ajans regulatory agency
düzenleyici konular regulatory issues
düzenleyici standartlar regulatory standards
düzenleyici gözetim regulatory oversight
düzenleyici sermaye regulatory capital
düzenleyici raporlama regulatory reporting
düzenleyici statü regulatory status
kurşun düzenleyici lead arranger