pozisyonuna ilerliyorlar

pozisyonuna ilerliyorlar teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
pozisyonuna ilerliyorlar are moving into position

pozisyonuna ilerliyorlar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
doğru ilerliyorlar are moving towards
ilerliyorlar are proceeding
ilerliyorlar are moving forward
ilerliyorlar are forging ahead
ilerliyorlar are advancing
ilerliyorlar are going ahead
ilerliyorlar are furthering
sorunsuz ilerliyorlar are proceeding smoothly
ilerliyorlar are moving ahead
ilerliyorlar are taking forward
sorunsuz ilerliyorlar are progressing smoothly
nasıl ilerliyorlar how they are progressing
entegrasyona doğru ilerliyorlar are moving towards integrating
doğru ilerliyorlar they progress towards the
ayrıca ilerliyorlar are also advancing
dümdüz ilerliyorlar are pointing straight ahead
ilerliyorlar are being advanced
çocuklar farklı oranlarda ilerliyorlar children progress at different rates
hızla ilerliyorlar are progressing swiftly
ilerliyorlar are driving forward
plana göre ilerliyorlar are proceeding according to plan
pozisyonuna geçmek move into position
pozisyonuna indirmek lower into position
pozisyonuna kaldırdı lifted into position
pozisyonuna taşındı moved into position
pozisyonuna bırakmak drop into position
pozisyonuna geçer moves into position
pozisyonuna zorlamak force into position
başlangıç pozisyonuna dön return to start position
pozisyonuna göre according to the position
pozisyonuna geri döndü restored to the position
pozisyonuna aday gösterilmek için for nomination to the position of
pozisyonuna devam etti resumed his position
pozisyonuna kayar slides into position
pozisyonuna atandı has been appointed to the position
pozisyonuna yükseldi rose to position
pozisyonuna terfi etti he has been promoted to the position of
pozisyonuna yükseltmek raise into position
pozisyonuna indirdi lowered into position
yönetici pozisyonuna. to a managerial position.
pozisyonuna sahipti had the position of
pozisyonuna meydan okudu challenged its position
parlamentonun pozisyonuna bağlı değil not bound by parliament's position
pozisyonuna bağlı depend on the position
pozisyonuna getirildi is set into position
liderlik pozisyonuna koymak put in position of leadership
lider bir pazar pozisyonuna komuta ediyor commands a leading market position
başkanlık pozisyonuna aday candidates to the position of president
pozisyonuna gelmek come around to the position
anahtarları pozisyonuna getir set switches to position