yapmakla meşguldüm

yapmakla meşguldüm teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yapmakla meşguldüm i was busy doing

yapmakla meşguldüm terimi için benzer kelimeler ve anlamları

meşguldüm i have been busy
çok meşguldüm i have been very busy
meşguldüm i was busy
çok meşguldüm i was very busy
çok meşguldüm i've been very busy
meşguldüm i've been busy
çok meşguldüm was very busy
çok meşguldüm i have been so busy
çok meşguldüm have been very busy
çok meşguldüm i've been so busy
çok meşguldüm i have been really busy
çok meşguldüm i have been quite busy
gerçekten meşguldüm i've been really busy
meşguldüm i have been busy with
çok meşguldüm i was preoccupied with
son zamanlarda çok meşguldüm i've been very busy lately
meşguldüm i been busy
çalışmakla meşguldüm i have been busy working
çok meşguldüm i was very occupied
çok meşguldüm i had been very busy
ben de meşguldüm i have also been busy
izlemekle çok meşguldüm i was so busy watching
son zamanlarda meşguldüm i've been busy lately
çok meşguldüm been very busy
çok meşguldüm i was pretty busy
meşguldüm have been keeping busy
çalışmakla çok meşguldüm i have been very busy working
yemek yemekle meşguldüm i was busy eating
işte meşguldüm i was busy at work
meşguldüm i was occupied
üzerinde çalışmakla meşguldüm have been busy working on
hala çok meşguldüm i was still very busy
son zamanlarda meşguldüm i have been busy lately
çok meşguldüm i was quite busy
kovuşturma yapmakla yükümlüdür is liable to prosecution
yapmakla ilgileniyor interested in doing
parti yapmakla tehdit ediliyor is threatened to be made a party
parti yapmakla tehdit etti threatened to be made a party
işbirliği yapmakla ilgileniyorum interested in collaborate
yapmakla ilgili is about making
bunu yapmakla tehdit etti threatened to do so
işbirliği yapmakla ilgileniyorum interested in collaborating
her şey yapmakla ilgili is all about making
yapmakla sorumlu liable to perform
yanlış yapmakla suçlanmak accused of wrongdoing
alım satım yapmakla sınırlı restricted from trading
yapmakla sorumlu liable to make
yasal işlem yapmakla yükümlü liable to legal action
yapmakla ilgili is about doing
yapmakla meşgul engaged in doing