tek bir ziyarette

tek bir ziyarette teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
tek bir ziyarette in a single visit

tek bir ziyarette terimi için benzer kelimeler ve anlamları
bir sonraki ziyarette on next visit
sürpriz bir ziyarette bulunmak pay a surprise visit
beklenmedik bir ziyarette bulunmak paying an unexpected visit
sürpriz bir ziyarette bulundum paid a surprise visit
gelecekteki bir ziyarette in a future visit
ziyarette on a visit
resmi ziyarette bulunmak pay an official visit
ziyarette on visiting
ziyarette in visiting
ziyarette kullanılan used to visit
evde ziyarette at home visit
her ziyarette upon each visit
her ziyarette at each visit
resmi ziyarette bulundum paid an official visit
ziyarette on the visit
resmi ziyarette on official visit to
birçok ziyarette on many visits
ilk ziyarette on first visit
ziyarette on visitation
yaptığı ziyarette on a visit he made
her ziyarette on each visit
ziyarette bulunduk we paid a visit
panama'ya resmi ziyarette kim var who is on official visit to panama
birkaç ziyarette on a number of visits
bu ziyarette on this visit,
bu ziyarette at this visit
ziyarette konuşma speaking on a visit
tek bir yerde ve tek bir işlemde in a single place and a single operation
tek bir kişi tek başına yapamaz one person alone can't
tek bir ülke tarafından tek başına by a single country on its own
tek tek individualised
tek tek ülkeler individual countries
tek tek sarılmış individually wrapped
tek tek by one
tek tek veya toplamda individually or in the aggregate
tek kutuplu tek atış single pole single throw
tek tek veya toplu olarak individually or collectively
tek tek ve adına individually and on behalf of
tek dünya, tek sağlık one world, one health
onun tek ve tek his one and only
tek tek alınan taken individually
tek tek atfedilebilir individually attributable
tek tek parti olarak individually as a party
tek tek veya kombinasyon halinde individually or in combination
tek tek on a one by one basis
tek tek markalı individually branded
tek tek veya başka türlü individually or otherwise
tek tek veya grup olarak individually or as a group
tek tek satılmaz not sold individually
tek tek ülkeler tarafından by individual countries