| ders çalışmaktan zevk aldım |
i enjoyed study |
ders çalışmaktan zevk aldım terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| seninle çalışmaktan zevk aldım |
i enjoyed working with you |
| çalışmaktan zevk aldım |
enjoyed working |
| çalışmaktan zevk aldım |
i enjoyed working |
| çalışmaktan zevk aldım |
i have enjoyed working |
| seninle çalışmaktan zevk aldım |
i have enjoyed working with you |
| onunla çalışmaktan zevk aldım! |
i enjoyed working with her! |
| çalışmaktan zevk aldım |
i had the pleasure of working |
| ile çalışmaktan keyif aldım |
have enjoyed working with |
| ders çalışmaktan vazgeçmek |
give up studying |
| ders çalışmaktan |
from studying |
| ders çalışmaktan bıkmış |
fed up with studying |
| ders çalışmaktan mutlu |
happy to study |
| ders çalışmaktan vazgeçtim |
i give up to study |
| ders çalışmaktan vazgeçtim |
i give up studying |
| ders çalışmaktan daha |
than to study |
| ekip halinde çalışmaktan zevk alıyorum |
i enjoy working in a team |
| çalışmaktan gerçekten zevk alıyorum |
i really enjoy working |
| sizinle çalışmaktan zevk |
pleasure working with you |
| çalışmaktan zevk |
pleasure to work with |
| seninle çalışmaktan zevk aldık |
we enjoyed working with you |
| bir takımda çalışmaktan zevk |
enjoy working in a team |
| insanlarla çalışmaktan zevk alıyorum |
i enjoy working with people |
| takımda çalışmaktan zevk |
enjoy working in team |
| çalışmaktan zevk alırdım |
would enjoy working |
| gençlerle çalışmaktan zevk alıyorum |
i enjoy working with young people |
| çalışmaktan büyük zevk |
greatly enjoyed working |
| burada çalışmaktan zevk alıyorum |
i enjoy working here |
| çalışmaktan zevk alıyorum |
i am enjoying working |
| çalışmaktan zevk alacaksın |
you will enjoy working |
| ile çalışmaktan zevk |
pleasure working with |
| takım olarak çalışmaktan zevk alıyorum |
i enjoy working as a team |
| insanlarla çalışmaktan zevk |
enjoy working with people |
| sizinle çalışmaktan zevk duyduğumu söylemek |
saying what a pleasure it has been working with you |
| ders aldım |
i took classes |
| ders aldım |
i took a class |
| ders aldım |
i took a course |
| ders aldım |
learned a lesson |
| ders aldım |
i have taken courses |
| ders aldım |
have drawn lessons |
| çok ders aldım |
learned a lot of lessons |
| ders aldım |
i have taken lessons from |
| ders aldım |
i took lessons |
| birkaç ders aldım |
learned a few lessons |
| dört ders aldım |
i have had four lessons |
| ders aldım |
i had taken classes |
| birkaç değerli ders aldım |
learned a number of valuable lessons |
| ders aldım |
i took a lesson |
| ders aldım |
i've got class |
| ders aldım |
i have taken a course |
| zor yoldan ders aldım |
learned lesson the hard way |