| yorumların çoğunluğunu ortaya çıkardı |
elicited the majority of comments |
yorumların çoğunluğunu ortaya çıkardı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| oyların çoğunluğunu almak |
cast the majority of votes |
| çoğunluğunu yapmak |
do the majority of the |
| kurulun çoğunluğunu atamak |
appoint a majority of the board |
| meclis çoğunluğunu kaybetti |
lost its parliamentary majority |
| çoğunluğunu kazanmak |
to acquire the majority of |
| müslümanlar nüfusun çoğunluğunu oluşturuyor |
muslims make up the majority of the population |
| standart lehçedeki filmlerin çoğunluğunu anlayabilir |
can understand the majority of films in standard dialect |
| çoğunluğunu kabul ediyoruz |
we accept the majority of |
| nüfusun çoğunluğunu oluşturur |
makes up the majority of the population |
| hisselerin çoğunluğunu elinde tutar |
holds majority of shares |
| hisselerin çoğunluğunu elinde bulundurmak |
hold the majority of the shares |
| senin yorumların |
your comments |
| yorumların gözden geçirilmesi |
review of reviews |
| yorumların dahil edilmesi |
incorporation of comments |
| yorumların üzerine |
upon your comments |
| yorumların kaydı |
record of comments |
| yorumların ışığında |
in the light of comments |
| yorumların çözümü |
resolution of comments |
| yorumların hazırlanması |
drafting of reviews |
| yorumların çoğu |
much of the commentary |
| yorumların hiçbiri |
none of the comments |
| yorumların özetlenmesi |
summarizing comments |
| yorumların çözünürlüğü |
resolution of reviews |
| genel yorumların ve genel tavsiyelerin toplanması |
compilation of general comments and general recommendations |
| yorumların iletimi |
conduction of reviews |
| yorumların sonu |
end of comments |
| senin derin yorumların için. |
for your thorough commentary. |
| yorumların özeti |
summary of comments |
| yorumların sunulması. |
submission of comments. |
| raporların, yorumların ve bilgilerin dikkate alınması |
consideration of reports, comments and information |
| yorumların özeti |
abstracts of reviews |
| ortaya çıkardı |
elicited |
| ortaya çıkardı |
drew forth |
| fikri ortaya çıkardı |
raised the idea |
| ilginç sorular ortaya çıkardı |
raises interesting questions |
| meydan okuma ortaya çıkardı |
challenge posed |
| bulgular ortaya çıkardı |
findings reveal |
| kendilerini ortaya çıkardı |
revealed themselves |
| araştırmalar ortaya çıkardı |
research has revealed |
| ortaya çıkardı |
have brought out |
| gerçeği ortaya çıkardı |
revealed truth |
| bu ortaya çıkardı |
that elicit |
| çalışma ortaya çıkardı |
the study revealed that |
| kırmızı döküntü ortaya çıkardı |
raised red rash |
| ek zorluk ortaya çıkardı |
additional challenge posed |
| fikri ortaya çıkardı |
gave rise to the idea |
| ortaya çıkardı |
it revealed that |
| olmak için kendini ortaya çıkardı |
made himself out to be |
| birçok soru ortaya çıkardı |
has raised many questions |
| ortaya çıkardı |
has elicited |