bu ortamı sağlamak

bu ortamı sağlamak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bu ortamı sağlamak enabling environment that

bu ortamı sağlamak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
çalışma ortamı sağlamak provide a work environment
güvenli bir çalışma ortamı sağlamak provide a safe work environment
çalışma ortamı sağlamak enabling working environment
çalışma ortamı sağlamak providing a work environment
iyi bir çalışma ortamı sağlamak foster a good work environment
güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak maintaining a safe and healthy work environment
güvenli bir bilgi işlem ortamı sağlamak ensure a secure computing environment
iyi bir çalışma ortamı sağlamak foster a good working environment
güvenli ve güvenli bir çalışma ortamı sağlamak maintain a safe and secure work environment
güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak providing a safe and healthy work environment
tüm çalışanlar için güvenli bir çalışma ortamı sağlamak ensuring a safe working environment for all employees
güvenli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak maintain a safe and healthy work environment
çalışma ortamı sağlamak enabling work environment
güvenli ve düzenli bir öğrenme ortamı sağlamak to ensure a safe and orderly learning environments
güvenli bir çalışma ortamı sağlamak ensure a safe working environment
güvenli bir çalışma ortamı sağlamak maintain a safe working environment
sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak achieving a healthy working environment
dolaşım ortamı circulating medium
kültür ortamı culture medium
dağılım ortamı dispersion medium
dağılım ortamı dispersive medium
dorset kültür yumurta ortamı dorset's culture egg medium
yetişme ortamı habitat
kitle ortamı mass medium
çalışma ortamı working environment
yaşam ortamı living environment
çalışma ortamı operating environment
yayın ortamı broadcast media
öğrenme ortamı learning environment
iş ortamı business climate
depolama ortamı storage media
pazar ortamı market environment
deniz ortamı marine environment
filtre ortamı filter media
yatırım ortamı investment climate
hastane ortamı hospital setting
kültür ortamı culture media
üretim ortamı production environment
test ortamı test environment
politika ortamı policy environment
perakende ortamı retail environment
ofis ortamı office environment
kontrol ortamı control environment
bakım ortamı caring environment
okul ortamı school setting
geliştirme ortamı development environment
veri ortamı data media
iletişim ortamı communication media
büyüme ortamı growth medium
çalışma ortamı runtime environment