nedenini merak ediyorlardı

nedenini merak ediyorlardı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
nedenini merak ediyorlardı were wondering why

nedenini merak ediyorlardı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
merak ediyorlardı were wondering
merak ediyorlardı they were curious
merak ediyorlardı they were wondering
nedenini ona nedenini açıkla explain to him the reason why
nedenini merak ediyorum i wonder why
nedenini merak ediyorum i keep wondering why
nedenini merak ediyorsun you wonder why
nedenini merak ediyor olabilirsiniz you may be wondering why
nedenini merak etmeye yardımcı olamıyorum i can't help wondering why
ve nedenini merak ediyoruz and we wonder why
sadece nedenini merak ediyorum i'm just wondering why
muhtemelen nedenini merak ediyorsun you probably wonder why
nedenini merak edebilirsin you may wonder why
nedenini merak ediyorum i wonder the reason
merak ediyorum merak ediyorum i wonder if you are interested
merak ediyorum olup olmadığını merak ediyorum i'm wondering if you
merak edip edemeyeceğimi merak ediyorum i'm starting to wonder if i
merak edip edemeyeceğimi merak edemedim couldn't help wondering if
merak ediyorum merak ediyorum i wonder i wonder
biri merak edip edemeyeceğini merak edebilir one might wonder whether
israr ediyorlardı rcaf
mücadele ediyorlardı were struggling
kavga ediyorlardı were fighting
protesto ediyorlardı were protesting
seyahat ediyorlardı were travelling
protesto ediyorlardı they were protesting
ile mücadele ediyorlardı were struggling with
iddia ediyorlardı were claiming
rapor ediyorlardı were reporting
işgal ediyorlardı were occupying
yardım ediyorlardı were helping
hala mücadele ediyorlardı were still struggling
zarar ediyorlardı were loss making
onlar kavga ediyorlardı they were fighting
öncülük ediyorlardı were pioneering
seyahat ediyorlardı were traveling
umut ediyorlardı were hoping
hitap ediyorlardı they were addressing
sohbet ediyorlardı they were chatting
rekabet ediyorlardı were competing
büyümeye devam ediyorlardı were continuing to grow
ateş ediyorlardı they were shooting
ayrıca seyahat ediyorlardı were also traveling
protesto ediyorlardı were protesting against
ameliyat ediyorlardı were surging
sürekli hareket ediyorlardı were moving steadily
test ediyorlardı they were testing
dikkat ediyorlardı were paying attention
idare ediyorlardı were handling
onlar her zaman kavga ediyorlardı. they were always quarreling.