taciz veya kabadayılık

taciz veya kabadayılık teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
taciz veya kabadayılık harassed or bullied

taciz veya kabadayılık terimi için benzer kelimeler ve anlamları

cinsel taciz veya diğer taciz sexual or other harassment
kabadayılık bravado
kabadayılık yok no bullying
sözlü kabadayılık being verbally bullied
kavga ve kabadayılık fighting and bullying
taciz ve cinsel taciz harassment and sexual harassment
hakaret, kötüye kullanma, taciz etme, takip etme, tehdit etme veya ihlal etme defame, abuse, harass, stalk, threaten or otherwise violate
tehdit veya taciz threatening or harassing
taciz veya mağduriyet harassment or victimisation
yasa dışı ayırımcılık veya taciz unlawful discrimination or harassment
kötüye kullanma veya taciz abuse or harassment
cinsel veya ırksal taciz sexual or racial harassment
taciz veya suistimal harassment or abuse
suistimal veya taciz abuse or molestation
taciz, alarm veya tehlike harassment, alarm or distress
hakaret etmek, kötüye kullanmak, taciz etmek, takip etmek, tehdit etmek veya başka türlü defame, abuse, harass, stalk, threaten or otherwise
taciz veya zorbalık harassment or bullying
fiziksel veya cinsel taciz physical or sexual abuse
taciz, suistimal veya zarar harass, abuse or harm
taciz veya tasfiye olarak yorumlanmış construed as harassment or disparagement
taciz veya zorlama harassment or coercion
ayrımcılık veya taciz iddiaları allegations of discrimination or harassment
taciz edici, küfürlü, kaba, nefret dolu veya utandırıcı harassing, abusive, slanderous, hateful, or embarrassing
fiziksel veya psikolojik taciz physical or psychological abuse
cinsel veya diğer yasa dışı taciz sexual or other unlawful harassment
veya başka türlü taciz or otherwise harass
başka birine taciz etmek, kötüye kullanmak veya zarar vermek harass, abuse or harm another person
sözlü veya sözlü taciz verbal or non-verbal harassment
fiziksel veya sözlü taciz physical or verbal abuse
taciz edici veya başka türlü sakıncalı harassing or otherwise objectionable
siber taciz veya siber takip cyber-harassment or cyber stalking
teşebbüs edilmiş veya fiili taciz attempted or actual molestation
tehdit etmek veya taciz etmek threaten or harass
taciz, tehdit veya zorbalık harassment, intimidation or bullying
boşaltmak, indirgemek, askıya almak, tehdit etmek, taciz etmek veya discharging, demoting, suspending, threatening, harassing or
takip edildi veya taciz edildi have been stalked or harassed
taciz, ayırımcılık veya misilleme harassment, discrimination or retaliation
aşağılayıcı veya taciz edici derogatory or harassing
taciz abuse
internet'ten taciz cyberstalking
taciz harassed
taciz harassing
taciz etmek molest
cinsel taciz sexual harassment
taciz harrassment
sözlü taciz verbal abuse
cinsel taciz sexual misconduct
cinsel taciz sexual harrassment
anti-taciz anti-harassment
cinsel taciz sexual molestation