büyük değişim dönemi

büyük değişim dönemi teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
büyük değişim dönemi period of major change

büyük değişim dönemi terimi için benzer kelimeler ve anlamları

değişim dönemi exchange semester
değişim dönemi change period
değişim dönemi period of change
hızlı değişim dönemi a period of rapid change
hızlı değişim dönemi era of rapid change
değişim dönemi a period of change
değişim dönemi an era of change
derin değişim dönemi period of profound change
büyük büyük büyük büyük dede great great great great grandfather
dış değişim, iç değişim external change, internal change
değişim düzenlemeleri ve değişim kısıtlamaları exchange arrangements and exchange restrictions
büyük zorluk dönemi period of great difficulty
büyük viktorya dönemi grand victorian
büyük, büyük, büyük büyükbaba great-great-great-grandfather
büyük, daha büyük, en büyük big, bigger, biggest
büyük büyük büyük torun great-great-great granddaughter
büyük-büyük-büyük-büyükannesi great-great-great-grandmother
büyük büyük büyük torun great great great great grandson
büyük-büyük-büyük torun great-great-great grandchildren
büyük-büyük-büyük-torun great-great-great-grandchild
büyük-büyük-büyük-büyükbaba great-great-great-granddad
büyük büyük büyük torunu great-great-great-grandson
büyük-büyük-büyük amca great-great-great uncle
büyük değişim major shift
büyük değişim big change
büyük bir değişim a major shift
büyük değişim huge change
büyük değişim great deal of change
büyük değişim çabaları major change efforts
büyük değişim great shift
büyük bir değişim a huge change
büyük çaplı değişim large-scale change
en büyük değişim the largest change
büyük değişim major shift from
büyük değişim the big change was
büyük bir değişim a huge shift
bir büyük değişim one major shift
büyük değişim big variation
büyük bir değişim var there is a big change
siyasette büyük değişim major shift in politics
büyük bir değişim gerçekleşti a major shift has taken place
büyük bir değişim oldu been a major shift
bu büyük değişim this massive shift
büyük bir değişim yaşadı experienced a great change
büyük değişim oldu there was great shift
çok büyük değişim very large change
dengede büyük bir değişim a major shift in balance
daha büyük yapısal değişim larger structural change
daha büyük değişim greater exchange
büyük bir değişim geçirdi underwent a massive change