kullanımdaki veriler

kullanımdaki veriler teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kullanımdaki veriler data on use

kullanımdaki veriler terimi için benzer kelimeler ve anlamları
veriler temelinde ayrıştırılmış veriler data disaggregated on the basis of
kullanımdaki değer value in use
kullanımdaki kısıtlamalar restrictions on use
kullanımdaki sınırlamalar limitations on use
kullanımdaki değer hesaplamaları value in use calculations
kullanımdaki değişim change in use
kullanımdaki yeterlilik proficiency in the use
kullanımdaki sınırlamalar limitations in use
satma maliyetleri ve kullanımdaki değer costs to sell and value in use
kullanımdaki hatalar errors in usage
kullanımdaki patlama explosion in the use
kullanımdaki uygulamalar practices in use
kullanımdaki zorluklar difficulties in using
kullanımdaki esneklik flexibility in use
kullanımdaki sınırlamalar limits on use
kullanımdaki düşüş decline in use
kullanımdaki kullanıcılar users in the usage
kullanımdaki düşüş decline in usage
adil kullanımdaki en iyi uygulamalar best practices in fair use
kullanımdaki uzmanlık expertise in the use
gerçeğe uygun değer daha düşük maliyet satmak; kullanımdaki değer; ve sıfır. fair value less costs to sell; value in use; and zero.
kullanımdaki prosedürler procedures in use
kullanımdaki ani spikes in usage
varlığın gerçeğe uygun değeri düşük satış maliyeti ve kullanımdaki değeri asset's fair value less costs to sell and value in use
kullanımdaki büyüme the growth in usage of
kullanımdaki lisanslar licenses in use
kullanımdaki önlemler precautions in use
kullanımdaki zorluklar challenges in utilizing
kullanımdaki özellikler properties in use
kullanımdaki ek attachment in use
kullanımdaki fark difference in using
kullanımdaki yaklaşımlar approaches in use
kullanımdaki mod mode in use
kullanımdaki emisyonlar in-use emissions
kullanımdaki azalmalar reductions in usage
veriler datas
ana veriler master data
dosyadaki veriler data on file
bu veriler these data
hassas kişisel veriler sensitive personal data
eski veriler legacy data
hareketsiz veriler data at rest
operasyonel veriler operational data
gerçek veriler factual data
toplanan veriler data gathered
tarihi veriler historic data
ölçülen veriler measured data
uzunlamasına veriler longitudinal data
düzenleyici veriler regulatory data
sağlanan veriler data provided