fizyolojik ve kimyasal olarak inert

fizyolojik ve kimyasal olarak inert teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
fizyolojik ve kimyasal olarak inert physiologically and chemically inert

fizyolojik ve kimyasal olarak inert terimi için benzer kelimeler ve anlamları

inert olmayan non-inert
tungsten inert gaz tungsten inert gas
metal inert gaz metal inert gas
metal inert gaz kaynağı metal inert gas welding
inert emici madde ile ıslatınız soak up with inert absorbent material
tungsten inert gaz kaynağı tungsten-inert-gas welding
inert sistemi inerting system
inert yapı inert construction
inert malzeme ile dökülmeleri emer absorb spill with inert material
emici inert malzeme absorbent inert material
inert bilgi inert knowledge
artık inert gaz residual inert gas
inert bile even inert
3 inert 3 from inert
depolama inert malzemeleri landfill inert materials
çok inert of so inert
tungsten inert gaz ark kaynağı tungsten inert gas arc welding
tüm şarap devresinde inert gazların kullanılması use of inert gases inside the entire wine circuit
inert gaz yangın söndürme sistemi inert gas fire suppression system
inert maddeden 3 3 from inert matter
kimyasal olarak, kimyasal chemically-chemical
fizyolojik olarak physiologically
fizyolojik olarak zararsız physiologically harmless
fizyolojik olarak güvenli physiologically safe
fizyolojik olarak normal physiologically normal
fizyolojik olarak uyumlu physiologically compatible
herhangi bir kimyasal, biyolojik, biyo-kimyasal veya elektromanyetik any chemical, biological, bio-chemical, or electromagnetic w
kimyasal silahlar kongre listesi programı i kimyasal chemical weapons convention list schedule i chemical
fizyolojik olmayan non-physiological
fizyolojik olmayan nonphysiologic
fizyolojik olmayan nonphysiological
fizyolojik physiologic
fizyolojik panzehir physiologic antidote
fizyolojik tıkanıklık physiologic congestion
fizyolojik kap physiologic cup
fizyolojik cüce physiologic dwarf
fizyolojik denge physiologic equilibrium
fizyolojik kazı physiologic excavation
fizyolojik hipertrofi physiologic hypertrophy
fizyolojik sarılık physiologic jaundice
fizyolojik lökositoz physiologic leukocytosis
fizyolojik tıkanma physiologic occlusion
fizyolojik dinlenme pozisyonu physiologic rest position
fizyolojik retraksiyon halkası physiologic retraction ring
fizyolojik skotoma physiologic scotoma
fizyolojik birim physiologic unit
fizyolojik physiological
fizyolojik anatomi physiological anatomy
fizyolojik atmosfer physiological atmosphere
fizyolojik ölü alan physiological dead space