daha yeni anlaşılmaya başlandı

daha yeni anlaşılmaya başlandı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
daha yeni anlaşılmaya başlandı is just beginning to be understood

daha yeni anlaşılmaya başlandı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
daha yeni anlaşılmaya başlandı are just beginning to be understood
anlaşılmaya başlandı are beginning to be understood
sadece anlaşılmaya başlandı just beginning to be understood
anlaşılmaya geliyor comes to be understood
yanlış anlaşılmaya neden olmak give rise to misunderstanding
anlaşılmaya çalış try to be understood
anlaşılmaya çalışıldı tried to make understood
anlaşılmaya devam etmek remain to be understood
anlaşılmaya başlamak starting to be understood
anlaşılmaya başlanması beginning to be understood
anlaşılmaya geldim have come to be understood
giderek daha fazla görülmeye başlandı has become increasingly seen as
başlandı was headed
olarak bilinmeye başlandı has come to be known as
kullanılmaya başlandı started to be used
bilinmeye başlandı have come to be known
mahkemeye başlandı commenced in court
farkedilmeye başlandı started to be noticed
iflas işlemlerine başlandı bankruptcy proceedings are commenced
bilinmeye başlandı started to be known
gerçekleştirilmeye başlandı beginning to be realized
inşa edilmeye başlandı began to be built
artmaya başlandı was initiated to increase
üstesinden gelinmeye başlandı beginning to be overcome
kabul edilmeye başlandı is beginning to be adopted
geliştirilmeye başlandı starting to be developed
yapılmaya başlandı was begun to be done
bilinmeye başlandı has become to be known
sadece ele alınmaya başlandı have only begun to be addressed
birleştirilmeye başlandı starts to consolidate
tarihinde veya sonrasında başlandı commenced on or after
tanımlanmaya başlandı has come to be identified
e tedaviye başlandı e treatment was started
kullanılmaya başlandı started being used
sayılmaya başlandı has come to be regarded
geliştirilmeye başlandı started to being developed
ilköğretime başlandı introduced primary education
serbest bırakılmaya başlandı begins to be released
tedaviye başlandı was started on therapy
teslim edilmeye başlandı started being delivered
kullanılmaya başlandı it started being used
2006 sonundan itibaren görülmeye başlandı. begin to be seen from the end of 2006.
mahkemeye başlandı commenced before a court
fark edilmeye başlandı began to be noticed
tanınmaya başlandı started to be recognized
kabul edilmeye başlandı beginning to be adopted
hissedilmeye başlandı are beginning to be felt
görülmeye başlandı are beginning to be seen
uygulamaya başlandı commenced implementation
antibiyotiklere başlandı started on antibiotics