yeni bir döneme girerken

yeni bir döneme girerken teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yeni bir döneme girerken as we enter a new era

yeni bir döneme girerken terimi için benzer kelimeler ve anlamları
yeni bir yıla girerken as we enter a new year
yeni bir döneme öncülük etmek pioneer a new era
yeni bir döneme girmek entering a new era
yeni bir döneme girdi entered a new era
yeni bir döneme geçmek move into a new era
yeni bir döneme işaret ediyor marks a new era
yeni bir döneme giriyor is entering a new era
yeni bir döneme girdi has entered a new era
yeni bir döneme girmek entering a new period
yeni yüzyıla girerken as we enter the new century
biz yeni girerken as we enter a new
yeni yıla girerken as the new year gets underway
bir siteye girerken when entering a site
bir anlaşmaya girerken when entering into an agreement
her birimiz, bir sözleşmeye girerken we each acknowledge that, in entering into a contract
bir döneme kadar up to a period
bir döneme girmek entering an era
bir döneme yayılmış spread over a period
bir döneme girildi entered a period
herhangi bir döneme ait sonuçlar results for any period
bir döneme girmek enter into a period
döneme eşit bir süre a period of time equal to the period
başka bir döneme geri dön back to another epoch
daha uzak bir döneme to a more distant period
geçmiş bir döneme geri dön back to a bygone age
bir döneme giriyor is entering a period
döneme ilişkin öngörülebilir bir sınır yok no foreseeable limit to the period
bir döneme girmek enter into an era
bir döneme bakar looks at a period
girerken as we enter
girerken when entering
girerken in entering
girerken as you enter
girerken while entering
girerken at entering
strese girerken while stressing
2012'ye girerken as we enter 2012
2012'ye girerken as we move into 2012
salona girerken on entering the hall
girerken as he entered
2014 yılına girerken as we head into 2014
ile etkileşime girerken while interacting with
gelecek yüzyıla girerken as we enter the next century
girerken as you venture into
kadınlar işgücüne girerken as women enter the workforce
daha fazla öğrenci sisteme girerken as more students enter the system
hastaneye girerken on entering hospital
sonraki girerken as we enter the next
bu sürüme girerken in entering into this release
limana girerken on entering the port