bir program yürütüyor

bir program yürütüyor teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir program yürütüyor have been running a program

bir program yürütüyor terimi için benzer kelimeler ve anlamları
üç program yürütüyor operates three programmes
bir çalışma yürütüyor is conducting a study
bir faaliyet yürütüyor carries on an activity
bir uygulama yürütüyor he runs a practice
bir spor programı yürütüyor runs a sports programme
bir faaliyet yürütüyor pursues an activity
stratejik bir inceleme yürütüyor is conducting a strategic review
şu anda bir çalışma yürütüyor is currently carrying out a study to
yürütüyor is carrying out
yürütüyor is executing
yürütüyor is carry out
iş yürütüyor is conducting business
kampanya yürütüyor has been campaigning
şu anda yürütüyor currently carrying out
bu anlaşmayı yürütüyor is executing this agreement
kim yürütüyor who carry out
yürütüyor has been carrying out
işini yürütüyor runs its business
işimizi yürütüyor drives our work
çalışmalar yürütüyor has been undertaking studies
proje yürütüyor project has been running
projeler yürütüyor is running projects
kampanya yürütüyor been running a campaign
biyolojik çeşitlilik, iklim değişikliği, enerji konularında çalışmalar yürütüyor iucn works on biodiversity, climate change, energy
firmalar yürütüyor the firms carry out
yasal işlem yürütüyor is pursuing legal action
gustav mahler rekabet yürütüyor gustav mahler conducting competition
ab cumhurbaşkanlığını yürütüyor holds the eu presidency
şu anda araştırma yürütüyor currently carrying out research
operasyonlar yürütüyor has been running operations
faaliyetler yürütüyor have been carrying out activities
operasyonlar yürütüyor have been running operations
iş yürütüyor is carrying out work
bilinçlendirme kampanyaları yürütüyor runs awareness-raising campaigns
araştırma yürütüyor is conducting research
kampanya yürütüyor is undertaking campaign
projeler yürütüyor are operating projects
şirket operasyonları yürütüyor the company conducts operations
şimdi yürütüyor is now carrying out
ithalatçılar işlerini yürütüyor importers conduct their business
ayrıca cumhurbaşkanlığını da yürütüyor also holds the presidency
kampanya yürütüyor it runs campaigns
şimdiye kadar yürütüyor has been carrying out so far
program 1, program 2 schedule 1, schedule 2
bir seferde bir program çalıştırmak run one program at a time
yoğun bir program busy schedule
bir program başlatmak launch a program
bir program a schedule
bir program sunmak deliver a program
çok sıkı bir program very tight schedule