| danışarak hareket etmek |
acting in consultation with |
danışarak hareket etmek terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| danışarak |
in consultation with |
| danışarak |
consulting with |
| yakın danışarak |
in close consultation |
| danışarak |
by consulting |
| sana danışarak |
in consultation with you |
| danışarak |
with consultation from |
| kuruluşa danışarak |
by consulting the organization |
| danışarak |
through consultation with |
| danışarak çalışmak |
working in consultation with |
| danışarak |
in consulting with |
| danışarak |
by consulting for |
| mahkemeye danışarak |
in consultation with the court |
| danışarak |
by consulting with |
| danışarak |
with advice from |
| uzmanlara danışarak |
in consultation with experts |
| komiteye yakın danışarak |
in close consultation with the committee |
| ilgili uluslararası kuruluşlar, danışarak |
relevant international organizations, in consultation with |
| doktorlarına danışarak |
in consultation with their physician |
| bunlara danışarak |
by consulting with those |
| paydaşlarına danışarak |
in consultation with its stakeholders |
| gençlere danışarak |
in consultation with young people |
| müşteriye danışarak |
in consultation with the client |
| paydaşlara danışarak |
by consulting stakeholders |
| başkalarına danışarak |
in consultation with others |
| danışarak |
in counsel with |
| hekime danışarak |
in consultation with the physician |
| danışarak |
by consulting your |
| genel müdüre danışarak |
in consultation with the director-general |
| danışarak |
by consultation between |
| çalışanlara danışarak |
in consultation with employees |
| hareket etmek ya da hareket etmekten kaçınmak |
to act or refrain from acting |
| hareket etmek ya da hareket etmekten kaçınmak |
acting, or refraining to act |
| hakaret etmek, kötüye kullanmak, taciz etmek, takip etmek, tehdit etmek veya başka türlü |
defame, abuse, harass, stalk, threaten or otherwise |
| hareket etmek veya ihmal etmek |
act or omission |
| temsil etmek veya hareket etmek |
representing or acting |
| serbestçe hareket etmek ve ikamet etmek |
to move and reside freely |
| optimize etmek için hareket etmek |
act to optimize |
| hareket ve hareket |
motion and movement |
| hareket etmemek veya hareket etmekten kaçınmak |
not act or refrain from acting |
| uluslararası hareket ve hareket gelişimi birleşme |
merger of act international and act development |
| devam etmek veya devam etmek teklif etmek |
carrying on or proposing to carry on |
| hareket etmek |
act on |
| birlikte hareket etmek |
liaise |
| kapasitesinde hareket etmek |
acting in the capacity of |
| hareket etmek |
move through |
| için hareket etmek |
act for |
| konserde hareket etmek |
acting in concert |
| bir şeye göre hareket etmek, adım atmak |
proceed accordingly |
| yalnız hareket etmek |
acting alone |
| ortak hareket etmek |
acting jointly |