en yüksek seviyesine tırmandı

en yüksek seviyesine tırmandı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
en yüksek seviyesine tırmandı climbed to its highest level

en yüksek seviyesine tırmandı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı reached an all-time high
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmak reach an all-time high
en yüksek eğitim seviyesine ulaşmak to reach the highest level of education
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmak reaching all-time high
sürekli yüksek ekonomik g seviyesine ulaşıldı achieved sustained high levels of economic g
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşır reaches all-time high
26 yılın en yüksek seviyesine ulaştı hit 26-year high
5 ayın en yüksek seviyesine yakın near 5-month high
tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı has hit an all-time high
en yüksek seviyesine bağlı kalarak while adhering to the highest
iki yılın en yüksek seviyesine ulaştı hit two-year high
daha yüksek bir bakım seviyesine geçildi transferred to a higher level of care
11 yılın en yüksek seviyesine ulaştı hit an 11 year high
tırmandı clambered
tırmandı climbed
dışarı tırmandı climbed out
aşağı tırmandı climbed down
geri tırmandı climbed back
tırmandı climbed over
adımları tırmandı climbed the steps
dolar tırmandı the dollar climbed
uyuşmazlık tırmandı dispute escalated
tırmandı have climbed
daha yükseğe tırmandı climbed higher
içeriye tırmandı climbed inside
içinden tırmandı climbed through
rütbe tırmandı climbed the ranks
dik tırmandı climbed steeply
tırmandı has climbed
-den tırmandı climbed from
sürekli tırmandı climbed steadily
bir dağa tırmandı climbed a mountain
tırmandı had climbed
şirket merdiveni tırmandı climbed the corporate ladder
şiddete tırmandı escalated into violence
ayaklarına tırmandı climbed to his feet
tırmandı did climb
kadar tırmandı climbed as high as
keskin bir şekilde tırmandı sharply escalated
o tırmandı she climbed
geri tırmandı climbed back from
savaşa tırmandı escalated into war
uzaklara tırmandı climbed away
çatışmalar tırmandı conflicts escalated
kriz tırmandı crisis escalated
yukarıda tırmandı climbed above
üretim tırmandı production climbed
tırmandı he climbed
tırmandı escalated out
endeks tırmandı the index climbed