olası bir yerleşim

olası bir yerleşim teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
olası bir yerleşim a possible lay-out

olası bir yerleşim terimi için benzer kelimeler ve anlamları
olası herhangi bir olası durum any possible contingency
olası yerleşim possible placement
olası yerleşim için for possible placement
bu cihazın bir yerleşim bölgesinde kullanılması muhtemeldir. operation of this equipment in a residential area is likely
herhangi bir yerleşim any settlement
bir yerleşim yeri a residential property situated
özel bir yerleşim a private placement
bir yerleşim yeri hırsızlığı burglary of a habitation
küçük bir yerleşim bölgesi a small enclave
herhangi bir yerleşim any placement
ayrı bir yerleşim a separate settlement
yönlendirilmiş bir yerleşim a directed placement
yapılan herhangi bir yerleşim any settlement made
dostane bir yerleşim an amicable settlement
küçük bir yerleşim a small settlement
başka bir yerleşim another placement
bir yıl yerleşim one year placement
içinde bir yerleşim a placement within
bir yerleşim arıyorum i'm looking for a placement
yanlış bir yerleşim an incorrect placement
yerleşim bir kere olduğunda once a placement is
özel bir yerleşim olarak a private placement basis
bir yerleşim var there is a settlement
herhangi bir yerleşim için for any settlement
bir yerleşim bölgesinde olduğu gibi in a residential area is like to
için bir yerleşim bölgesi an enclave for
bir yerleşim atadı assigned a placement
eteklerinde bir yerleşim a settlement on the outskirts
alınan herhangi bir yerleşim veya ödül any settlement or award received
bir yerleşim alıcısı one settlement receiver
özel bir yerleşim yeri kurmak establish a special domicile
üçüncü bir ülkede yeniden yerleşim resettlement in a third country
sakin bir yerleşim bölgesinde in a quiet, residential district
olası bir olayda in the unlikely event
olası bir durumda in the unlikely event that
olası bir durumda in the unlikely case
lanet olası bir şey a damn thing
olası bir hikaye a likely story
olası bir durum unlikely case
olası bir senaryo a likely scenario
olası bir olay unlikely event that
olası bir bağlantı a possible link
olası bir açıklama a possible explanation
olası bir çözüm a possible solution
olası bir sebep yok no probable cause
olası bir maruz kalma yolu değil not a likely route of exposure
olası bir yol ileri a possible way forward
olası bir açıklama a possible explanation is that
ancak olası bir nedenden dolayı but upon probable cause
olası bir hasarı önlemek için to avoid any possible damage