yine bir uzlaşmaya varamadı

yine bir uzlaşmaya varamadı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yine bir uzlaşmaya varamadı was again unable to reach a consensus

yine bir uzlaşmaya varamadı terimi için benzer kelimeler ve anlamları

bir iddiada bulunmak veya uzlaşmaya varmak settle or compromise a claim
tam bir uzlaşmaya varıldı reached a full consensus
küresel bir uzlaşmaya varılması achievement of a global consensus
yeni bir uzlaşmaya varıldı a new consensus was reached
dostane bir uzlaşmaya varıldı came to an amicable settlement
dostane bir uzlaşmaya varıldı reached an amicable settlement
makul bir uzlaşmaya varmak reach a reasonable compromise
uzlaşmaya girmek enter into a settlement
uzlaşmaya istekli willing to compromise
uzlaşmaya varıldı reached a settlement
uzlaşmaya varıldı reached consensus
uzlaşmaya varıldı settlement reached
uzlaşmaya varmak come to a consensus
uzlaşmaya karar verdi agreed to settle
uzlaşmaya girmek enter into settlement
uzlaşmaya varmak reach compromise
uzlaşmaya tabi subject to settlement
uzlaşmaya varmak reach settlement
uzlaşmaya varmak reaching a consensus
uzlaşmaya varmak reaching consensus
uzlaşmaya tabi subject to compromise
uzlaşmaya varıldı reached a consensus
uzlaşmaya varmak pursue settlement
uzlaşmaya açık open to compromise
uzlaşmaya istekli değil not willing to compromise
uzlaşmaya varmak reaching a compromise
uzlaşmaya girmek enter into a compromise
uzlaşmaya varmak arrive at a compromise
uzlaşmaya varıldığında where consensus is reached
uzlaşmaya varmak agree settlement
uzlaşmaya varıldı settlement was reached
uzlaşmaya varmak appear to compromise
uzlaşmaya hazırız we are willing to compromise
uzlaşmaya çalışmak try to compromise
uzlaşmaya varmak arrive at a consensus
uzlaşmaya varmak reached a compromise
uzlaşmaya istekli are willing to settle
uzlaşmaya girmek enter into compromise
uzlaşmaya varıldı a compromise reached
uzlaşmaya yer yok there is no room for compromise
uzlaşmaya varır reaches settlement
uzlaşmaya karşı against compromise
uzlaşmaya devam etmek continue to be compromised
uzlaşmaya istekliydi was willing to compromise
uzlaşmaya varıldı compromises were reached
uzlaşmaya hazır prepared to compromise
uzlaşmaya girer enters into a compromise
uzlaşmaya varıldı settlement is reached
uzlaşmaya varmamak fail to reach a settlement
uzlaşmaya gelmek come to compromise