Goca
Sözlük
yara iyileşmesini bozar
yara iyileşmesini bozar
teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı
Türkçe
İngilizce
yara iyileşmesini bozar
impair wound healing
yara iyileşmesini bozar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
yara iyileşmesini arttırmak
enhance wound healing
yara iyileşmesini teşvik eder
promotes wound healing
yara iyileşmesini geciktirmek
delay wound healing
yara iyileşmesini bozmak
to impair wounded healing
iyileşmesini hızlandırdığını ortaya koymuştur
isoelastic
iyileşmesini izlemek
monitor the healing of
durumun iyileşmesini bekliyorum
i expect the situation improves
sigara içimi yaranın iyileşmesini geciktirir
smoking delays wound healing
durumun iyileşmesini bekliyoruz
expect the situation to improve
yara ya da yara
wound or sore
açık yara veya yara
open sore or wound
bir çürük (veya kötü) elma namluyu bozar
one rotten (or bad) apple spoils the barrel
rekabeti bozar
distorts competition
kaliteyi bozar
impair the quality
yargıyı bozar
impairs judgment
bozar
bozar
pazarları bozar
disrupts markets
zor davalar kanunları bozar
hard cases make bad law
bağışıklık sistemini bozar
impairs immune system
akışı bozar
disrupts the flow
gelişimi bozar
impairs development
böbrek fonksiyonlarını bozar
impair kidney function
her şeyi bozar
spoils everything
yaşam kalitenizi bozar
impair your quality of life
kalitelerini bozar.
impair their quality.
orijinal, bozulmamış rekabeti bozar
impair genuine, undistorted competition
sentezi bozar
impairs the synthesis
sürüş kabiliyetini bozar
impair driving ability
ve işlevlerini imha eder veya bozar
and destroys or impairs their functions
kural ve prosedürleri bozar.
jams rules and procedures.
hangi itibarını bozar
which would discredit
değerlendirmeyi bozar
impairs the assessment
hücre bölünmesini bozar
disrupting cell division
görünümü bozar
spoils the appearance
işleyişi bozar
impairs the functioning
namlu bozar
spoils the barrel
bütünlüğü bozar
impairs the integrity
fena halde bozar
grossly impairs
ilişkileri bozar
disrupts relationships
ağrı uykuyı bozar
pain disrupts sleep
eğitim ortamını bozar
disrupts the educational environment
uykuyu bozar
disrupts sleep
karar vermeyi bozar
impairs decision making
bozar
would spoil
yardımın etkinliğini bozar
impairs aid effectiveness
beyin fonksiyonlarını bozar
impair brain function
bozar veya engeller
disrupts or interferes
sistemi bozar +
impairs system+
bütünlüğünü veya düzgün işleyişini bozar
impairs the integrity or proper functioning of the
hizmet ömrünü bozar
impair the service life