kaçınılması gereken durumlar

kaçınılması gereken durumlar teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kaçınılması gereken durumlar conditions to avoid

kaçınılması gereken durumlar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
kaçınılması gereken to be avoided
kaçınılması gereken emisyonlar avoided emissions
kaçınılması gereken is to be avoided
kaçınılması gereken materyaller materials to avoid
kaçınılması gereken are to be avoided
kaçınılması gereken şeyler things to avoid
kaçınılması gereken hatalar mistakes to avoid
kaçınılması gereken would be avoided
kaçınılması gereken şartlar conditions to be avoided
kaçınılması gereken malzeme material to avoid
kaçınılması gereken durum condition to avoid
kaçınılması gereken need to be avoided
kaçınılması gereken hava avoir l'air
kaçınılması gereken tarihler dates to avoid
kaçınılması gereken alanlar areas to avoid
kaçınılması gereken maddeler substances to avoid
kaçınılması gereken ilaçlar drugs to avoid
kaçınılması gereken ölçüde to the extent necessary to avoid
kaçınılması gereken takdir discretion to avoid
kaçınılması gereken öneri recommendation to avoid
kaçınılması gereken katman layer to avoid
kaçınılması gereken teknikler techniques to avoid
kaçınılması gereken dil language to avoid
kaçınılması gereken bozukluklar disorders to avoid
kaçınılması gereken plastikler plastics to avoid
kaçınılması gereken diğer öğeler other items to avoid
kaçınılması gereken bir hata a mistake to be avoided
kaçınılması gereken teklif proposal to avoid
kaçınılması gereken hareketler movements to be avoided
kaçınılması gereken hatalar errors to be avoided
kaçınılması gereken bir çözüm a solution to avoid
kaçınılması gereken in oder to avoid
kaçınılması gereken malzemeler materials to be avoided
kaçınılması gereken sought to be avoided
kaçınılması gereken iş job to avoid
kaçınılması gereken şartlar terms to avoid
kaçınılması gereken çok şey a lot to avoid
kaçınılması gereken must be refrained from
kaçınılması gereken bir şey one thing to avoid is
kaçınılması gereken çözüm the solution to avoid
kaçınılması gereken davranışlar behaviors to avoid
kaçınılması gereken maddeler ingredients to avoid
kaçınılması gereken bir yasa a law to avoid
kaçınılması gereken should be avoided for
kaçınılması gereken bir şey something to avoid
kaçınılması gereken bir plan a plan to avoid
kaçınılması gereken tutumlar attitudes to avoid
kaçınılması gereken bir anlaşma an agreement to avoid
kaçınılması gereken adımlar steps to avoid
kaçınılması gereken tuzaklar what pitfalls to avoid