artan bir rol üstlenmiş

artan bir rol üstlenmiş teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
artan bir rol üstlenmiş have assumed an increasing role

artan bir rol üstlenmiş terimi için benzer kelimeler ve anlamları
üstlenmiş have undertaken
üstlenmiş having undertaken
kim üstlenmiş who have undertaken
liderlik rolü üstlenmiş have taken a leadership role
kendilerini üstlenmiş undertook themselves
teşebbüsleri üstlenmiş assumes the undertakings
işi üstlenmiş have undertaken the work
artan bir rol oynuyorlar are playing an increasing role
artan bir rol oynamak play an increasing role
artan bir rol an increasing role
artan bir rol oynayacak will play an increasing role
artan bir rol an increased role of
artan rol increasing role
artan rol increased role
giderek artan merkezi rol increasingly central role
sürekli artan rol ever-increasing role
giderek artan politik rol increasingly political role
artan rol increasing role that
herhangi bir gelecekte bir rol oynayacak will play a role in any future
bir rol oyna play a role
önemli bir rol oynamak play an important role
önemli bir rol oynamak play a key role
önemli bir rol oynar plays an important role
büyük bir rol oynamak play a major role
önemli bir rol oynar plays a key role
önemli bir rol oynamak play a crucial role
hayati bir rol oynamak play a vital role
önemli bir rol oynadı played an important role
merkezi bir rol oynamak play a central role
önemli bir rol oynamak play an important part
lider bir rol oynamak play a leading role
önemli bir rol oynadı played a key role
bir rol modeli a role model
kritik bir rol oynamak play a critical role
önemli bir rol oynamak play a significant role
önemli bir rol an important role
büyük bir rol oynar plays a major role
büyük bir rol oynamak play a big role
büyük bir rol oynadı played a major role
büyük bir rol oynamak play a large part
büyük bir rol oynamak play a large role
kritik bir rol oynamaktadır plays a critical role
bir rol a role
merkezi bir rol oynar plays a central role
için bir rol a role for
kritik bir rol a critical role
oynamak için bir rol a role to play
önemli bir rol a major role
lider bir rol oynamaktadır plays a leading role
merkezi bir rol oynadı played a central role