yenilik yapmaya odaklı

yenilik yapmaya odaklı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yenilik yapmaya odaklı driven to innovate

yenilik yapmaya odaklı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
yenilik yapmaya istekli willingness to innovate
yenilik yapmaya teşvik etmek drive to innovate
her gün yenilik yapmaya devam et keep innovating every day
yenilik yapmaya istekli willing to innovate
eko yenilik yapmaya yöneliktir is intended to make eco innovation
yenilik yapmaya teşvik edildi encouraged to innovate
yenilik yapmaya zorlandı compelled to innovate
yenilik yapmaya cesaret dare to innovate
yenilik yenilik innovate innovative
yenilik uğruna yenilik innovate for the sake of innovation
yenilik odaklı innovation-driven
yenilik odaklı innovation-oriented
yenilik odaklı büyüme innovation-driven growth
tasarım odaklı yenilik design-driven innovation
yenilik odaklı driven by innovation
pazar odaklı yenilik market driven innovation
müşteri odaklı yenilik customer-centric innovation
yenilik odaklı focused on innovation
yenilik odaklı şirket innovation driven company
müşteri odaklı yenilik customer-driven innovation
kullanıcı odaklı açık yenilik user-driven open innovation
fen odaklı yenilik science-driven innovation
kullanıcı odaklı yenilik user driven innovation
yenilik odaklı büyüme innovation-led growth
yenilik odaklı ekonomiler innovation-driven economies
yenilik odaklı concentrated on innovation
ict odaklı yenilik ict-driven innovation
talep odaklı yenilik demand-driven innovation
pazar odaklı yenilik market-oriented innovation
müşteri odaklı yenilik customer-oriented innovation
yenilik ve araştırma odaklı innovation and research driven
odaklı teknoloji odaklı focused technology-driven
yapmaya çalışacağım i will try
yapmaya devam et keep doing
yapmaya değer worth doing
yapmaya başla start doing
yapmaya çalış try to do
yapmaya değer would be worth
yapmaya devam etmek keep on doing
snowboard yapmaya gitmek go snowboarding
yapmaya çalış try to make
yapmaya devam etmek continue doing
yapmaya alışkınım i used to do
yapmaya devam et continue to engage
yapmaya çalışmak trying to make
yapmaya istekli willing to engage
yapmaya cesaret dare to do
pratik yapmaya devam et keep practising
yapmaya başla start making
yapmaya devam etmek continue to perform