| belirli bir yaşa ulaşmak |
reach a particular age |
belirli bir yaşa ulaşmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| belirli bir yaşa ulaşmak |
reach a certain age |
| herhangi bir yasa uyarınca yasa dışı |
illegal under any law |
| belirli bir şekilde veya belirli bir yerde |
in a particular manner or at a certain location |
| belirli bir yaşa kadar |
until certain age |
| yaşa ve yaşa |
live and eng |
| yaşa hayatını yaşa |
live live your life |
| yasa çıkaran yasa çıkarmak |
enacting legislation that makes |
| belirli bir seviyeye ulaşmak |
reach a certain level |
| belirli bir hedefe ulaşmak |
reach a certain goal |
| belirli bir hedefe ulaşmak |
attaining a given objective |
| belirli bir belirli |
particular a particular |
| belirli bir belirli |
a particular specific |
| ulaşmak için ulaşmak |
achieve to reach |
| belirli hedeflere ulaşmak için |
to achieve certain goals |
| belirli niteliklere ulaşmak |
attain certain qualifications |
| belirli hedeflere ulaşmak |
meet the specific targets |
| belirli hedeflere ulaşmak |
to meet specific goals |
| belirli kilometre taşlarına ulaşmak |
achieving certain milestones |
| belirli seviyeye ulaşmak |
reach certain level |
| belirli hedeflere ulaşmak |
attain specific goals |
| belirli gruplara ulaşmak |
reaching specific groups |
| belirli belirli |
certain specific |
| belirli şirketlerin veya belirli üreticilerin |
the mention of specific companies or of certain manufacturer |
| belirli belirli bilgiler |
certain specific information |
| belirli belirli |
particular particular |
| belirli veya belirli |
particular or specific |
| belirli belirli |
certain particular |
| herhangi bir yasa uyarınca herhangi bir hukuki veya cezai sorumluluk doğuramaz. |
give rise to any civil or criminal liability under any laws. |
| belirli bir topluluk içinde oldukça hızlı bir şekilde zirveye çıkabilir. |
could peak fairly rapidly within a given community. |
| belirli bir alanda bir arka plan |
a background in a particular field |
| belirli bir süre sonra başka bir denetim |
another audit after a certain period of time |
| bir proje benzersizdir ve belirli bir süreye sahiptir. |
a project is unique and is of definite duration |
| iyi bir hayat yaşa |
live a good life |
| bir yalanı yaşa |
live a lie |
| geçerli bir yasa uyarınca |
under any applicable law |
| sadece bir kere yaşa |
only live once |
| bir yasa |
a piece of legislation |
| bir yasa |
a law |
| başka bir gün görmek için yaşa |
live to see another day |
| bir problem yaşa |
experience a problem |
| mutlu bir hayat yaşa |
live a happy life |
| kendine bir yasa |
a law unto himself |
| başka bir gün savaşmak için yaşa |
live to fight another day |
| herhangi bir yasa |
any law |
| herhangi bir yasa |
any enactment |
| geçerli bir yasa ile |
by any applicable law |
| herhangi bir yasa altında |
under any enactment |
| bir yasa |
a law unto |
| herhangi bir yasa ihlali |
violation of any law |
| herhangi bir yasa altında |
under any statute |