sizinle temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum

sizinle temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
sizinle temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum i look forwards to being in touch with you

sizinle temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum terimi için benzer kelimeler ve anlamları
sizinle temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum looking forward to be in touch with you
temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum i look forward to being in touch
temas halinde olmak için sabırsızlanıyorum i look forward to be in touch
sizinle temas halinde in contact with you
sizinle temas halinde in contact with you via
sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum looking forward to working with you
sizinle şahsen tanışmak için sabırsızlanıyorum looking forward to meeting you in person
sizinle şahsen tanışmak için sabırsızlanıyorum look forward to meeting you in person
sizinle tanışmak için sabırsızlanıyorum we can't wait to meet you
sizinle çalışmak için sabırsızlanıyorum ve looking forward to working with you and
sizinle çalışmaya devam etmek için sabırsızlanıyorum looking forward to continue working with you
sizinle daha fazla işbirliği için sabırsızlanıyorum i look forward to further collaboration with you
yakında sizinle konuşmak için sabırsızlanıyorum. looking forward to speaking with you soon.
veya sizinle sizinle iletişim kurmamızı sağlamak or to have us communicate with you by
temas halinde olmak için sabırsızlanıyoruz we look forward to being in touch
temas halinde olmak için bekliyorum looking forward to be in touch
sizinle iletişim halinde oluruz we keep in touch with you
sizinle temas halindeyiz we are in contact with you
sizinle temas kurdum i contacted you regarding
sizinle temas contacts with you
sizinle temas kurmaktan çekinmeyin feel free to contact your
temas halinde olmak be in contact
temas halinde olmak put in touch
temas halinde olmak be in contact with
temas halinde olmak being in contact
birbirleriyle temas halinde olmak to keep in touch with each other
doğa ile temas halinde olmak to be in touch with nature
temas halinde olmak be on contact
yakın temas halinde olmak keep in close contact with
temas halinde olmak being in contact with
yakın temas halinde olmak be in close contact with
doğa ile temas halinde olmak being in contact with nature
düzenli temas halinde olmak be in regular touch
temas halinde olmak have in touch with
sürekli temas halinde olmak being in constant contact
doğrudan temas halinde olmak be directly in contact
doğrudan temas halinde olmak being directly in contact
sürekli temas halinde olmak maintain permanent contact with
sürekli temas halinde olmak keep in constant contact
doğrudan temas halinde olmak being in direct contact with
yakın temas halinde olmak have close contact with
yakın temas halinde olmak keeping a close contact
sürekli temas halinde olmak being in permanent contact with
düzenli temas halinde olmak having regular contact
düzenli temas halinde olmak be in regular contact
temas halinde in contact
temas halinde in contact with
temas halinde olacağım i will be in touch
temas halinde olacak will be in touch
temas halinde on contact