ilk 25 arasında yer aldı

ilk 25 arasında yer aldı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
ilk 25 arasında yer aldı ranked amongst top 25

ilk 25 arasında yer aldı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
ilk yüzde 10 arasında yer aldı ranked among the top 10 percent
bu kriter arasında en üst sırada yer aldı. this criterion was the most highly ranked among the
en iyi 2.000 okul arasında yer aldı rank among the top 2,000 schools
üst arasında yer aldı was listed among the top
ilk sırada yer aldı won first place
ilk sırada yer aldı was ranked first
ilk sırada yer aldı received first place
ilk sırada yer aldı wins first place
ilk sırada yer aldı ranked in the first
ilk sırada yer aldı achieved first place
ilk makalede yer aldı contained in article first
ilk on arasında yer alıyor rank among the top ten
arasında ilk sırada yer alır is placed first among
ilk savaşta, ilk barışta ve ilk memleketinin gönlünde first in war, first in peace, and first in the hearts of his countrymen
peter piper aldı bir aldı peter piper picked a picked a
yer aldı took part
yer aldı taken place
yer aldı has taken place
yer aldı was involved
yer aldı have taken place
yer aldı took the floor
yer aldı it took place
yer aldı has involved
ön planda yer aldı has been at the forefront
yer aldı have taken part
üçüncü sırada yer aldı ranked third
yer aldı was involved with
yer aldı has taken part
yer aldı has been involved with
sırada yer aldı ranked out of
en üst sırada yer aldı took the top spot
birinci sırada yer aldı was ranked number one
yer aldı took place from
yer aldı he became involved
yer aldı he took part in
bu raporda yer aldı featured in this report
davada yer aldı appeared in the proceedings
yer aldı having taken place
filmde yer aldı featured in the film
ikinci sırada yer aldı took second place
yer aldı he took the floor
son zamanlarda yer aldı have taken place recently
literatürde yer aldı appeared in the literature
ayrıca yer aldı was also involved
değişiklikler komitede yer aldı amendments tabled in committee
bir sırada yer aldı ranged in a line
yoğun bir şekilde yer aldı was heavily involved
yer aldı it took part
raporda yer aldı featured in the report
kitapta yer aldı featured in the book