araştırmadaki boşluğu doldurmak

araştırmadaki boşluğu doldurmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
araştırmadaki boşluğu doldurmak to fill a gap in research

araştırmadaki boşluğu doldurmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
araştırmadaki geçmiş background in research
araştırmadaki boşluk gap in research
araştırmadaki gelişmeler developments in research
araştırmadaki boşluklar gaps in research
bu, klinik araştırmadaki her aşamayı this includes every step in the clinical investigation from
araştırmadaki kaynaklar resources in research
araştırmadaki değişiklikler changes in research
araştırmadaki bilgi knowledge in research
boşluğu doldurmak bridging the gap
boşluğu doldurmak filling the gap
boşluğu doldurmak filling the void
bu boşluğu doldurmak filling this gap
geçici bir boşluğu doldurmak fill a casual vacancy
aradaki boşluğu doldurmak filling the gap between
bu boşluğu doldurmak bridging this gap
boşluğu doldurmak filling a void
bu boşluğu doldurmak bridging that gap
boşluğu doldurmak fill the emptiness
bu boşluğu doldurmak için to fill this vacancy
önemli bir boşluğu doldurmak filling an important gap
kültürler arasındaki boşluğu doldurmak bridging the gap between cultures
boşluğu doldurmak stuff the cavity
uluslararası arasındaki boşluğu doldurmak bridging the gap between the international
tarafından bırakılan bir boşluğu doldurmak filling a void left by
böylece boşluğu doldurmak thereby bridging the gap
boşluğu doldurmak infuse the space
var olan boşluğu doldurmak to fill the gap that existed
kritik bir boşluğu doldurmak filling a critical gap
boşluğu doldurmak nerede filling the gap where
o bir boşluğu doldurmak o fill a gap
bu boşluğu doldurmak için. to fill such gap.
sadece bir boşluğu doldurmak just filling a gap
büyük bir boşluğu doldurmak fill a major gap
çok ihtiyaç duyulan bir boşluğu doldurmak fill a much needed gap
doldurmak fill
doldurmak fill away
aklını doldurmak load off one's mind, a
fazla doldurmak overfill
fazla doldurmak overstock
doldurmak populate
doldurmak replenish
tıka basa doldurmak stoke
yüzünü doldurmak stuff one's face
doldurmak top out
doldurmak top up
işin tamamlanması için uygun zamanı doldurmak üzere genişler. work expands to fill the time available for its completion
doldurmak load out
doldurmak load up
doldurmak stuff up
doldurmak filing with