Goca
Sözlük
kuzeydeki uzun yolculuk
kuzeydeki uzun yolculuk
teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı
Türkçe
İngilizce
kuzeydeki uzun yolculuk
the long trip north
kuzeydeki uzun yolculuk terimi için benzer kelimeler ve anlamları
kuzeydeki
northerly
en kuzeydeki
northernmost
en kuzeydeki
northmost
kuzeydeki
northermost
en kuzeydeki son
northernmost end
en kuzeydeki ülke
northernmost country
kuzeydeki venedik
venice of the north
kuzeydeki iklimler
northerly climes
küresel kuzeydeki ülkeler
countries in the global north
kuzeydeki tüm noktalar
all points north
kuzeydeki rocky dağları
rocky mountains in the north
en kuzeydeki enlem
northern-most latitude
uzun gün geceye yolculuk
long day's journey into night
uzun yolculuk
long journey
uzun yolculuk
long travel
uzun yolculuk
long trip
uzun bir yolculuk
a long drive
uzun bir yolculuk
a long trip
uzun yolculuk
long voyage
uzun yolculuk
long travel drive
en uzun yolculuk
longest journey
uzun bir yolculuk
it is a long journey
uzun yolculuk
long road trip
uzun bir yolculuk
it's a long journey
en uzun yolculuk ilk adımla başlar
the longest journey begins with the first step
uzun süreli yolculuk
long term journey
uzun mesafeli yolculuk
travel a long distance
eve uzun yolculuk
long journey home
uzun ve zor yolculuk
long and hard journey
uzun bir yolculuk oldu
it has been a long journey
en uzun yolculuk tek bir adımla başlar
the longest journey begins with a single step
çok uzun bir yolculuk
such a long journey
uzun planlı yolculuk
long-planned trip
ileride uzun bir yolculuk yapmak
have a long journey ahead
en uzun yolculuk
longest trip
uzun bir yolculuk için gitmek
go for a long ride
eve uzun yolculuk
long journey home from
en uzun yolculuk tek bir adım atmakla başlar
the longest journey starts with making the single first step
2 saatlik uzun yolculuk
2 hour long journey
uzun yolculuk
long journey that
uzun yolculuk
a travel long
bir saatlik uzun yolculuk
an hour long trip
ancak uzun yolculuk
however long the journey
uzun mesafeli yolculuk için
for long distance trip
uzun bir yolculuk için
for a long journey
çok uzun bir yolculuk
so long a journey
uzun yolculuk
long traveling
uzun bir yolculuk
it is a long trip
o zamandan beri uzun bir yolculuk
it is a long journey since
uzun bir yolculuk
a long commute