umarım görmekten zevk alırsın

umarım görmekten zevk alırsın teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
umarım görmekten zevk alırsın i hope you enjoy seeing

umarım görmekten zevk alırsın terimi için benzer kelimeler ve anlamları
umarım okumaktan zevk alırsın i hope you will enjoyed reading
umarım alırsın hope you get
umarım alırsın i hope you will take
umarım birkaç dakika alırsın i hope you will take a few moments
görmekten zevk aldık we enjoyed seeing
aptalca bir soru sor ve aptal bir cevap alırsın ask a stupid question and you'll get a stupid answer
ödediğini alırsın you get what you pay for
eğer fıstık ödersen maymunlar alırsın if you pay peanuts you get monkeys
ne beden alırsın what size do you take
daha fazlasını alırsın you get more
en iyisini alırsın gets the best of you
kredi alırsın you get credit
alırsın you'd get
bir kaç tane alırsın you get a few
yer fıstığı ödersen maymun alırsın f you pay peanuts you get monkeys
geri bildirim alırsın you get feedback
nasıl puan alırsın how you score
nasıl alırsın how you take
yeterince alırsın you get enough
geri alırsın you get it back
hatalardan ders alırsın you learn from mistakes
otomatik olarak alırsın you automatically get
bir demet alırsın you get a bunch
değer alırsın you get value
nasıl alırsın how would you take
ders alırsın you get lessons
hemen alırsın you immediately get
derin bir nefes alırsın you take a deep breath
genelde alırsın you typically get
tavsiye alırsın you take advice
sadece bir tane alırsın you only get one
mikropları alırsın you pick up germs
bir özür alırsın you receive an apology
dünyanın günahlarını alıp dualarımızı alırsın you take away the sins of the world receive our prayer
paranı alırsın you get your money's worth
ufak bir miktar alırsın you get a tiny amount
her zaman bir dolum alırsın each time you get a refill
bir şeyler alırsın you take things
biraz alırsın you get some
görmekten memnun oldum pleased to see
görmekten memnun oldum delighted to see
görmekten mutlu oldum i'm happy to see
görmekten memnun oldu was pleased to see
görmekten mutlu oluruz we are happy to see
görmekten memnunuz we are pleased to see
görmekten mutlu oldum i was happy to see
görmekten heyecanlıyım i'm excited to see
zarar görmekten kurtulmak get out of harm's way
görmekten sorumlu responsible for seeing
zarar görmekten from harm's way