mevcut sınırlı kapasite

mevcut sınırlı kapasite teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
mevcut sınırlı kapasite current limited capacity

mevcut sınırlı kapasite terimi için benzer kelimeler ve anlamları
sınırlı kapasite limited capacity
sınırlı kapasite finite capacity
sınırlı yedek kapasite limited spare capacity
sınırlı yasal kapasite limited legal capacity
sınırlı kapasite nedeniyle due to limited capacity
sınırlı kapasite restricted capacity
sınırlı kapasite limited capacity dedicated
sınırlı finansal kapasite limited financial capacity
7. sınırlı kapasite nedeniyle 7. due to limited capacity
sınırlı kapasite geliştirme faaliyetleri limited capacity-building activities
sınırlı kapasite deposu limited capacity store
sınırlı sınırlı limited restricted
sınırlı sınırlı limited pursuant
mevcut kapasite available capacity
mevcut kapasite existing capacity
mevcut kapasite capacity available
mevcut kapasite present capacity
teknik olarak mevcut kapasite technically available capacity
mevcut kapasite yetersizliği current capacity shortage
sınırlı miktarda mevcut limited quantities available
sınırlı bir süre mevcut limited time available
sınırlı veri mevcut limited data available
sınırlı yerler mevcut limited places available
sınırlı bilgi mevcut limited information available
sınırlı alan mevcut limited spaces available
sınırlı sayıda mevcut limited number available
sınırlı koltuk mevcut limited seats available
sınırlı personel mevcut limited staff available
sadece sınırlı sayıda mevcut only a limited number available
sınırlı çalışma alanı mevcut restricted work space available
mevcut sınırlı ol be current limited
mevcut sınırlı kaynak current limited source
sınırlı alet mevcut limited tools available
mevcut mevcut current available
mevcut mevcut current existing
mevcut bilgi mevcut the current information available
mevcut ve mevcut current and existing
mevcut veya mevcut olmayan current or non-current
mevcut mevcut problemler current existing problems
mevcut ürünler mevcut current products available
mevcut olan mevcut current with existing
kapasite capacity
zorla hayati kapasite forced vital capacity
fonksiyonel artık kapasite functional residual capacity
kapasite aşımı overcapacity
yedek kapasite reserve capacity
artık kapasite residual capacity
ısıl kapasite thermal capacity
hayati kapasite vital capacity
kapasite geliştirme capacity building